Kabine 25. ek maddeye başvurup David Palmer'ı makamından aldı. | Open Subtitles | الوزاره عملت بالتعديل رقم 25 وأقالت ديفيد بالمر من منصبه |
Hem David Palmer'ın çevresinde ne işin var? | Open Subtitles | بل ماهو سبب اعادتك الى دائرة ديفيد بالمر |
Bunların hiçbiri Jack'in David Palmer'ı neden öldürmek isteyeceğini açıklamaz. | Open Subtitles | (كل هذا لا يفسر لماذا يريد (جاك) قتل (ديفيد بالمر |
David Palmer'la telefon görüşmesi yaptığı konusuna bir türlü engel olamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني الاستمرار في تأجيلها بسبب تلك المكالمة (مع (ديفيد بالمر |
Neden David Palmer, ulusal güvenlik tehdidi hakkında karımı arasın ki? | Open Subtitles | الان، لماذا يتصل (ديفيد بالمر) بزوجتي بشأن مسألة تخص الأمن القومي؟ |
Eğer David Palmer dün iletişim ofisimizi aradıysa elimizde, konuşmalarının bir kaydı olmalı. | Open Subtitles | ديفيد بالمر) اتصل بها بالأمس) مكتب اتصالاتنا لابد أن به تسجيل لهذه المحادثة |
O kanıt, beni David Palmer'ın ölümüyle doğrudan bağlantılı gösteriyor. | Open Subtitles | -نعم، سيدي هذا الدليل يدينني مباشرةً في اغتيال (ديفيد بالمر) |
O kanıt, David Palmer'ın ölümü konusunda... doğrudan beni işaret ediyor. | Open Subtitles | في موت (ديفيد بالمر) لو تمكن من أن يوصله لأي شخص |
Yalnızca David Palmer suikastinin sorumlusu değilmiş aynı zamanda tüm gizli planı da yönetmiş. | Open Subtitles | "لم يكن فقط المسؤول عن إغتيال "ديفيد بالمر ولكنه قام بتوجيه المؤامرة كلها |
Lynne, benim. David Palmer. | Open Subtitles | هذا أنا يا لاين ، ديفيد بالمر |
"David Palmer Davası" demek istiyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تقصد محاكمة ديفيد بالمر |
David Palmer nazik bir adam. | Open Subtitles | ديفيد بالمر رجل مهذب |
Çünkü iş anlaşmaları, Başkan David Palmer tarafından imzalanmıştır. | Open Subtitles | بسبب الاتفاقيات التجارية التى وقّع عليها الرئيس (ديفيد بالمر) |
Ben orta seviyeli görevlilerle telefonda görüşürken sen ve David Palmer bu ülkeyi yönetiyorsunuz. | Open Subtitles | أنت و(ديفيد) بالمر) تديران هذا البلد .بينما أتلقى مكالمات من أفراد صغار |
David Palmer, Walt Cummings'in teröristlerle bağlantısını açıklamak üzere olduğu için öldürüldü. | Open Subtitles | لقد قُتل (ديفيد بالمر) لأنه كان على وشك أن يفضح علاقة (كامينج) بالارهابيين |
Aaron Pierce. David Palmer'a hizmet ettin. Evet, öyle. | Open Subtitles | (أرون بيرس) لقد خدمت مع (ديفيد بالمر)- نعم- |
Askeri sınıf sinir gazının çalınmasını kolaylaştırdı ve David Palmer dahil, bugünkü en az üç kişinin ölümünden sorumlu. | Open Subtitles | وسهل سرقة غاز أعصاب حربي وهو اليوم مسئول عن قتل على الأقل ثلاثة أفراد (من بينهم (ديفيد بالمر |
David Palmer, Walt Cummings'in teröristlerle bağlantısını açıklamak üzere olduğu için öldürüldü. | Open Subtitles | لقد قُتل (ديفيد بالمر) لأنه كان على وشك الكشف عن تورط (والت كامينج) بالارهابيين |
Walt Cummings, David Palmer suikastının suç ortağıydı. | Open Subtitles | (والت كامينج) كان ضالعاً في اغتيال الرئيس (ديفيد بالمر) |
Ve David Palmer suikastıyla bağlantılı olduğu... | Open Subtitles | وأنه كان متورطاً (في اغتيال (ديفيد بالمر |