Amerika'da sözüm ona demokrasi var amma okul bahçesinde havalı olan kraldır. | Open Subtitles | يفترض أن تكون أميركا دولة ديمقراطية ولكن في ساحة المدرسة، الرائع يحكم |
Para bazlı ekonomiyle imkansız olan demokrasi kuralları çerçevesinde düşünürler | Open Subtitles | فهم يفكرون بمعايير ديمقراطية, و هو مستحيلٌ في نظامٍ نقدي. |
Belki halk olarak, özellikle de İsrail'de, demokrasi var. Konuşma özgürlüğümüz var, ve belki de küçük bir şeyi, bir şeyi, değiştirebilirsiniz. | TED | وبما أننا أشخاص، لأن حاضة في اسرائيل، نحن لدينا ديمقراطية. ولدينا حرية التعبير، وربما ذلك الشئ الصغير يتمكن عمل تغير. |
Yenilen aday gücünden vazgeçti ve Gana'nın yeni bir demokratik sisteme geçişini sağladı. | TED | المرشح المهزوم تنازل عن السلطة فاسحا المجال لغانا بالتحرك نحو دائرة ديمقراطية جديدة. |
Calles'ı devirmeli, insan haklarına saygılı... demokratik bir hükümet kurmalıyız. | Open Subtitles | سنقوم بالإطاحة بكاليس وسوف نقيم حكومة ديمقراطية تحترم حقوق الناس |
Ama ben sorunun bir ekonomi sorunu olmaktan çok bir demokrasi sorunu olduğuna inanmaya başladım. | TED | و مع ذلك وصلت إلى الإعتقاد أن المشكلة لم تكن مشكلة ذات طبيعة إقتصادية بل طبيعة ديمقراطية |
Güç, tüm yönetim şekillerinin, demokrasi ya da diktatörlük çalışmasının temelinde yer alır. | TED | والقوة تتحكم في كيفية عمل أي شكل من الحكومات، سواء كانت ديمقراطية أو ديكتاتورية. |
Almanya'da gelişmiş bir demokrasi olsa da, vatandaşlar hükümet bölgesinde, anayasal hakları konusunda sınırlıdır. | TED | بالرغم من أن ألمانيا تُعتبر ديمقراطية تقدمية، إلا أن المواطنين لا يتمتعون بحقوقهم الدستورية كاملة في المباني الحكومية. |
O zamana kadar, demokratik eğitimimizde demokrasi yoktur. | TED | حتى نصل لذلك، لا توجد ديمقراطية في تعليمنا الديمقراطي. |
demokrasi hala olduğu için bize itaat ederseniz size su veririz demenin demokratik bir yolu var. | TED | ولأن الديمقراطية مستمرة، هناك طريقة ديمقراطية تقول من خلالها حسنا، إذا أعطيتمونا ما نريد، سنعطيكم المياه. |
Ama bugün gerçek bir demokrasi var ülkemizde, yolsuzluk geride kaldı. | Open Subtitles | لكننا الأن في ديمقراطية حقيقية حيث لن تجد الفساد |
Bu demokrasi değil. | Open Subtitles | . هذه ليست مسألة ديمقراطية حسناً .. إنها ليست كذلك |
Bence demokrasi dünyadaki ev devrimsel şey. | Open Subtitles | أعتقد ديمقراطية الأكثر الشيء الثوري في العالمِ. |
Kulağa ne kadar demokratik bir aile gibi geliyor. Amerikanvari. | Open Subtitles | هذه تبدو وكأنها ديمقراطية أسرية جدا هذا طابع أمريكي للغاية. |
Dinamik açıdansa yönetim zaman içinde değişti daha az otoriter, daha fazla demokratik oldu. | TED | والمتحرك, أن النظام السياسي تغير عبر الزمن ليقلص تدريجياً من سماته الدكتاتورية ويكتسب سمات ديمقراطية. |
Şimdi daha demokratik bir bakışımız ve müzik yapma şeklimiz var -- çift yönlü bir sokak gibi. | TED | و الان لدينا و جهات نظر اكثر ديمقراطية و لدينا طريقة في التاليف الموسيقي تقبل الراي و الراي الاخر. |
6-14 yaş arası çocukları demokratik bir sürece dahil ediyoruz, ve bir başkan seçiyorlar. | TED | بين أطفال مابين الـ 6 إلى 14 سنة يشتركون في عملية ديمقراطية وينتخبون رئيس وزراء |
Ekonomimizi geliştirmeliyiz, yöneticiliğimizi değiştirmeliyiz, daha demokratik olmalıyız, değişime ve bilgiye daha açık olmalıyız. | TED | ينبغي أن نعيد هيكلة اقتصاداتنا ، تغيير قيادتنا ، نصبح أكثر ديمقراطية ، وتكون أكثر انفتاحا على التغيير وعلى المعلومات. |
demokrasinin yaptığı şey yoksula seçme hakkını vermek oldu. | Open Subtitles | وما ديمقراطية عَمِلتْ كَانَ أَنْ يَعطي السيّئ الصوتَ. |
İster Demokrat ister cumhuriyetçi olalım, çoğu zaman fikirleri önemsemiyoruz. | TED | نقضي وقتاً كبيراً في رفض الأفكار باعتبارها ديمقراطية أو جمهورية. |
Ve yerimin sadece Batı'da ya da Afrika'da olmadığını öğrendim, ve hala kimliğimi arıyorum, ama Gana'nın demokrasiyi daha iyi uyguladığını gördüm. | TED | لقد تعلمت بأن مكاني ليس هو في الغرب أو في أفريقيا، ولازلت أبحث عن هويتي، لكني رأيتُ غانا إنشات ديمقراطية بصورة أفضل. |
Bilirsin, fazlasıyla demokratım. | Open Subtitles | فأنت تعرف كم أنا ديمقراطية |
Bugün, yüksek düzeyde gelir eşitsizliği ve ciddi politik kutuplaşmalar olan orta gelirli bir demokraside yaşıyorsanız şiddet sonucu öldürülme olasılığınız daha yüksek. | TED | وفي هذه الأيام، ستكون أقرب إلى الموت جراء العنف إذا كنت تعيش في دولة ديمقراطية متوسطة الدخل مع مستويات عالية من فروقات توزيع الدخل بالإضافة إلى استقطاب سياسي حاد. |
Çünkü ancak düşmanı yok edince, temel konularla ilgilenerek yeni demokrasiye nefes aldırabiliriz. | Open Subtitles | لاننا وحدنا نستطيع ان نستأصل العدو سوف نقوم بتنفيذ خطتنا لتأسيس ديمقراطية جديدة |
Bizim devrimimiz ne ulusalcı ne de..., ...demokratiktir. | Open Subtitles | ثورتنا ليست عالمية ولا ديمقراطية |