Yüzbaşı, Bayan De Merville yardım teklif ettiğinde siz de oradaydınız. | Open Subtitles | أيها النقيب, كنت هناك عندما عرضت علينا الانسة (دي ميرفل) مساعدتها. |
Adreslerini bilmek Simon De Merville'i daha çabuk bulmamızı sağlardı. | Open Subtitles | ؟ تعرفين عناوينهم التي قد تسمح لنا بإيجاد (سايمون دي ميرفل) بوقت أقرب بكثير |
De Merville'in ortağı ona neden saldırdı bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعلم لما قام شريك (دي ميرفل) بمهاجمته |
De Merville de olayı kapatmak için öldürüldü. | Open Subtitles | كان يمكن أن يقتل (دي ميرفل) للتخلص من هذه المسألة |
Onun için polisin Gerritsen Sahili'nde De Merville'i aradığını bilmesi gerekirdi. | Open Subtitles | فإنه لن يكون قد حذفهم فحسب إن كان يعلم أن الشرطة كانت تبحث عن (دي ميرفل) في (غيرتسن بيتش) |
New York'taki tüm kanıtlar Simon De Merville'i gösteriyor. | Open Subtitles | وجميع الأدلة هنا في نيويورك تشير إلى (سايمون دي ميرفل) |
De Merville'in kardeşinin peşine düştüğüm için Yüzbaşı beni kovmakta haklıydı. | Open Subtitles | للسعي خلف أخت (دي ميرفل) كان النقيب صائباً لإقالتي |
Bu da Ervin Bogdani'nin De Merville'e bıçakla saldırması için gelen emrin başkasından olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | من العصابة الألبانية أمر بإغتيال (سايمون دي ميرفل) هذا يضفي نوعاً من اليقين إلى فكرة أن (إيرفن بوغداني) |
Demek istediğim o da Simon De Merville gibi yanıltmaca olabilir. | Open Subtitles | اعني, أنه قد يكون دليلاً زائفاً كدليل (سايمون دي ميرفل) |
Emin olmak için diş kayıtları gerekecek ama De Merville'i Arnavut arkadaşları bulmuş olmalı. | Open Subtitles | سيتوجب أخذ سجلات أسنان لمعرفة أكيدة, لكني أعتقد أن اصدقاء (دي ميرفل) الألبانيون قضوا عليه. |
Bayan De Merville bu akşam bir ziyarette daha bulundu. | Open Subtitles | حسناً, الأنسة (دي ميرفل) قامت بزيارة اخرى لنا الليلة. |
Simon De Merville. | Open Subtitles | (سايمون دي ميرفل) |
Bana zarar veren De Merville değildi. | Open Subtitles | (دي ميرفل) لم يؤذني |
Del, De Merville'i mi suçladı? | Open Subtitles | لفق (ديل) تهمة لـ(دي ميرفل)؟ |