Belki de transseksüeli öldüren... aynı kişi, erkek arkadaşı da öldürdü. | Open Subtitles | ربما ذات الشخص الذي قتل الشاب المتحول جنسياً هو من قتل صديقة هذا |
Tabiî ki o da değişti. Kimse birinin, her zaman aynı kişi olarak kalacağını söyleyemez. | Open Subtitles | بالطبع هناك تغيير طرأ على شخصيته فالأنسان لا يبقى إلى الأبد ذات الشخص |
- Bunun aynı kişi olup olmadığını bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعرف حتى إن كان هذا ذات الشخص |
Belki de elimizde aynı kişi kalıyor. | Open Subtitles | قد يضعنا ذلك عند ذات الشخص |
Garritty senin gizli polisi takip etmem için beni tutan adamla aynı kişi. | Open Subtitles | (غاريتي) هو ذات الشخص الذي إستأجرني لأراقب شُرطيتك المتخفية |
Simon Poole'u kim öldürmüşse, muhtemelen aynı kişi hapiste Grady'yi öldürdü. | Open Subtitles | من قام بقتل (سايمون بول) هو على الأرجح ذات الشخص الذي قتل (قرادي) في السجن |
Led Zeppelin isyanının 1975 yılında başladığını düşünen... aynı kişi hakkında mı konuşuyoruz? | Open Subtitles | نحن نتحدث عن ذات الشخص الذي يعتقد أنها بدأت مظاهرة (لد زيبلن) في 1975؟ |
- Tabii ki aynı kişi. | Open Subtitles | بالطبع هو ذات الشخص |
aynı kişi değilim, Cat. | Open Subtitles | "أنا لست ذات الشخص "كات |
aynı kişi! | Open Subtitles | ذات الشخص! |