o silahı senden ve dünyadan 5 yıl önce sakladım. | Open Subtitles | انا خبأت ذلك السلاح لأجلك ولأجل العالم منذ خمسة سنوات |
o silahı. Çok geç değil. Silahı bana ver. | Open Subtitles | ضع ذلك السلاح على الأرض . لم يتأخر الوقت ، أعطني السلاح |
Biliyorum zor olacak, gidip o silahı almalı ve.. | Open Subtitles | أعلم بأنها ليست بالشئ الكبير ولكن مع بعض الحظ ستوفر لي الوقت الكافي لأحضر ذلك السلاح |
O silah bulunana kadar bu iş bitmez. | Open Subtitles | القضيّة لن تنتهي إلى أن نحصل على ذلك السلاح |
Pekala, halkının bu silahı yapmaya niyetli olduğunu varsayarak bitmesine ne kadar kaldı? | Open Subtitles | إن افترضنا أنّ شعبك يريد صنع ذلك السلاح.. فمتى ينتهي العمل به؟ |
Biriniz, hanginiz umurumda değil şu silahı alsın ve beni vursun. | Open Subtitles | الأن أي منكما .. ولا أهتم من سيكون ليلتقط ذلك السلاح ويطلق النار علي |
Şimdi, o silahı ben bunun beynini dağıtmadan önce bırak. | Open Subtitles | والآن، ناولني ذلك السلاح قبل أن أضع الفكرة في رأسي لأقتلكم الأربعة |
o silahı politikacıları hedef alıp ateşlemeden önce, birinin de sizin kafanıza nişan almadığından emin olun. | Open Subtitles | قبل أن تصوّب ذلك السلاح الذي سرقته نحو السياسيين فعليكَ أن تتأكّد تماماً من عدم وجود سلاح آخر مصوّب نحو رأسك |
o silahı çekerseniz dördünüz bir saat içinde ipte sallanırsınız. | Open Subtitles | إذا رفعت ذلك السلاح سوف تشنقون أنتم الأربعة في خلال ساعة |
o silahı bana doğrulturken buna konsantre olmak çok zor. | Open Subtitles | و من الصعب جداً ان أركز و أنتَ توجه ذلك السلاح إليّ. |
o silahı bir düşürürsen bir ay boyunca taşıtırım sana! | Open Subtitles | إذا أسقطتَ ذلك السلاح فسأجعلك تحمله لمدة شهر متواصل |
Eğer kullanmayacaksan neden o silahı taşıyorsun yanında? | Open Subtitles | لماذا تحمل ذلك السلاح إن لم تكن ستستخدمه ؟ |
Yardımımı istiyorsan o silahı alacağız. | Open Subtitles | اتريد ان اساعدك؟ علينا ان نحصل على ذلك السلاح |
Sana o silahı doğrulttuğumda... ben de aynı şeyi düşünmüştüm. Şimdi halime bak. | Open Subtitles | أجل، شعرت بالشيء نفسه حين أشهرت ذلك السلاح أمامك . و الآن، انظر إليّ |
Eğer o silahı çalarsan, hayatının sonuna kadar parmaklıklar arkasında kalacaksın. | Open Subtitles | لو أنك سرقت ذلك السلاح ستقبع وراء القضبان لبقية حياتك |
O silah tamamen yasalara uygun bir biçimde arama izniyle ele geçirildi. | Open Subtitles | تم ضبط ذلك السلاح قانونياَ بصلاحية أمر تفتيش حضرة القاضي |
bu silahı ele geçirirlerse çok daha fazlasını öldürecekler. | Open Subtitles | فإن حصلوا على ذلك السلاح سيجعلون ذلك يبدو كلعبة أطفال |
Siz boşa kürek çekerken ben şu silahı düşünüyordum. | Open Subtitles | الآن، بينما كنتما مشغولين بمطاردة ذيليكما كنت أفكّر بشأن ذلك السلاح |
Kuvira O silaha sahip olduğu sürece dünya güvende olmayacak. | Open Subtitles | العالم ليس آمنا طالما لديها ذلك السلاح |
Bu fotoğraflar en azından bize o silahın ne olduğunu söyleyebilir. | Open Subtitles | هذه الصور مُصغّرة جداً، علّها تبوح لنا عن ماهية ذلك السلاح. |
Şimdi sen de bana bir iyilik yapacaksın ve Silahını yere bırakacaksın. | Open Subtitles | والآن، ما رأيك أن تسديني معروفاً أيضاً وتضع ذلك السلاح على الأرض |
Bu silah madem bizim elimizdeydi, neden beni bilgilendirmediniz? | Open Subtitles | لو أنّا لدينا ذلك السلاح فى ترسانتنا العسكرية، لما لم تُخبرني بشأنه؟ سيّدي، المخابرات لم يكُن لديها علمٌ أيضًا. |
O silahtan, bir geri alım programında hamile olduğumu öğrendiğimde kurtuldum yürüyüşten tam bir yıl önce. | Open Subtitles | تخلصت من ذلك السلاح في برنامج إعادة شراء عندما اكتشفت أنني كنت حبلى قبل سنة كاملة من التجمع |
Sana bir şey sorayım, Copernicus. Kemerindeki o tabanca... sence bir hizmet silahı mı? | Open Subtitles | دعني أسألك، أتعتقد بأن ذلك السلاح مرخّص؟ |