O hissi biliyorum, çünkü 8 hafta sonra mezun olacağım. | Open Subtitles | أعرف ذلك الشعور لأنني سأتخرج بعد.. 8 أسابيع |
Biliyorum, kısa bir süre oldu ama, bazen kısa sürede de O hissi yakalarsın. | Open Subtitles | أتدرين؟ كانت مدة قصيرة لكن أحيانا تلتقي بشخص ومجرد يأتيك ذلك الشعور |
Tüm hayatım boyunca, Bu hissi içimde taşıdım arzu ve ateş gibi, | Open Subtitles | لدي ذلك الشعور دائماً في داخلي طوال حياتي مثل الرغبة او الحمى |
Ama özellikle bu klipler için, bizler hep Bu hissi arıyoruz: şaşkınlık. | TED | ولكن مع الفيديوهات على وجه الخصوص، نحن نبحث عن ذلك الشعور الخاص شعور العَجَب. |
İster inan ister inanma ama Bu duyguyu iyi bilirim. | Open Subtitles | وسواء صدقتي ذلك أم لا، فأنا أعرف ذلك الشعور جيداً |
İnsanlar tüm yaşamlarını onu, O duyguyu bulmak için bekleyerek geçirebilir. | Open Subtitles | يمكن للناس تمضية حياتهم بالقيام ذلك متطلّعين لـ يجدوا ذلك الشعور |
En tatlı rüyanı düşün O hissi 10'la çarp. | Open Subtitles | فكّر بأمتع أحلامك، ضاعف ذلك الشعور عشر مرات، وأنت تحقن به قشرتك الدماغية في ثوان. |
Bence her şey O hissi sürdürmek içindi. | Open Subtitles | بالنسبة لي، أجده محاولة لجعل ذلك الشعور يدوم |
Keşke O hissi sonsuza kadar yaşayabilsem. | Open Subtitles | أتمنى لو كان بمقدوري أن أجعل ذلك الشعور يدوم |
Eğer böyle hisseder ve izleyenlere de Bu hissi aktarabilirsek hissettiklerimizi hissedebilirler. | Open Subtitles | وإذا تمكنا أن نوصِل ذلك الشعور إلى الجمهور وشعروا بما نشعر |
Yalnızca uyum sağlamaya çalışıyoruz. Bu hissi bilirsin. | Open Subtitles | نحن فقط نحاول أن نندمج , أنت تعرف ذلك الشعور |
Hala yaralarını taşıdığım Bu hissi o kadar iyi biliyorum ki. | Open Subtitles | ذلك الشعور أعرفه جيداً ولا زلت احمل ندوبه |
Bu duyguyu pilot dışında kimse bilemez. | Open Subtitles | لا أحد الا طيار يُمْكِنُ أَنْ يفهمْ ذلك الشعور |
Bu duyguyu pilot dışında kimse bilemez. | Open Subtitles | لا أحد الا طيار يُمْكِنُ أَنْ يفهمْ ذلك الشعور |
Bu kızda hoşuma giden bir şey var, Bu duyguyu bilirsin, hani birisiyle bir odadasındır, onu tanımazsın veya tam olarak anlayamazsın bile. | Open Subtitles | هل تعرف ذلك الشعور عندما تدخل إلى الغرفة مع شخص ما و برغم معرفتك بأنك لا تفهمهم بشكل كامل |
O duyguyu yaşadığım zamanlardan bilirim. | Open Subtitles | أنا أستعيد ذلك الشعور في تلك الأيام التي كان عندي شيئ أقوم به |
O duyguyu yaşadığım zamanlardan bilirim. | Open Subtitles | أنا أستعيد ذلك الشعور في تلك الأيام التي كان عندي شيئ أقوم به |
İçimde bir his var, gerçekten kötü bir şeyler olacak. | Open Subtitles | أتعرف يا جيمى ذلك الشعور السيئ الذى أحسه قبل يحدث أمر سيئ نعم أننى أحسه الآن |
Bir arkadaşımın başından geçen bir olayı anlatacağım, çünkü bu Bosnalı arkadaşıma olanlar, bu anlattıklarımın tam olarak Nasıl hissettirdiğini size göstereceğini düşünüyorum. | TED | سأقوم بسرد قصة حدثت لأحد أصدقائي ، صديقة بوسنية .. حول ما حدث لها. لأني أعتقد أنها ستصور لكم ذلك الشعور على حقيقته. |
Bedenime girmediği zaman bile içimde döneceği hakkında kötü bir his olurdu. | Open Subtitles | حتى حين كان يغيب عني كان يراودني ذلك الشعور المُمِضّ بقرب عودته |
O duygu gelince biliyorum ki bana yine yol göründü. | Open Subtitles | أعرفُ أنه عندما يأتيني ذلك الشعور أنتِ تعلمين , عندها التجوّل سيأخذني |
* Karşı koyamam bu hisse daha fazla * * Yalvartıyorsun bizleri * | Open Subtitles | ♪ لا أستطيع إيقاف ذلك الشعور لوقت طويل, لا ♪ ♪ أنتِ تجعلين الفحول يريدون التوسّل ♪ |
O his sonsuza dek giderse her türden boku yersin. | Open Subtitles | ولو ذهب ذلك الشعور إلى الأبد سيقضى عليك بجميع الأنواع |
Bu Bunun nasıl bir his olduğunu hiç unutmayacağıma dair yıllar önce genç bir avukat olarak kendime söz verdim. | TED | ووعدت نفسي طوال تلك السنوات الماضية كمحامية عامة شابة. أنني لن أنسى أبدًا، ذلك الشعور. |
Birinin senden babanı almasının Nasıl bir şey olduğunu öğrenmeni istiyorum. | Open Subtitles | أودّك أن تجرّب ذلك الشعور حين يحرمك أحدهم من أبيك. |