Arkadaşlarım bundan biraz daha fazlasını bekler bence. | Open Subtitles | اكثر من ذلك بقليل لا ,اذا لم يرتاحوا الزوار |
Mümkündür, fakat aslında yerçekimi bundan biraz daha inceliklidir. | Open Subtitles | حسناً، لكن في الواقع فالجاذبية أكثر دهاء من ذلك بقليل. |
Kısa bir süre sonra da El Kaide savaşçılarının saldırısına uğradınız. | Open Subtitles | بعد ذلك بقليل ، تعرضتم لهجوم من مجموعة من مقاتلي القاعدة |
Kısa bir süre sonra, ağabeyim David büyüdüğümüz çiftliği sattı. | Open Subtitles | بعد ذلك بقليل أضطر أخى ديفيد الى بيع المزرعة التى كبرنا فيها |
bundan kısa süre sonra, Pierrette, babanın kız kardeşi odaya dalmış. | Open Subtitles | بعد ذلك بقليل .. تأتي بييريت للداخل أخت أبي. |
- Biraz daha net olsanız çok iyi olur. | Open Subtitles | ويمكن أن يكون ذلك مساعِداً، لو كنتَ أكثر تحديد من ذلك بقليل |
Bir fahişe ayarlayayım mı? Bence Ondan biraz daha fazlası gerekiyor. | Open Subtitles | أعتقد أن ذلك سيكلّفنا أكثر من ذلك بقليل. |
Belki bundan biraz daha özel konuşabilirsin. | Open Subtitles | ربما يمكن أن يكون أكثر من ذلك بقليل معينة. |
Birkaç ay önce bundan biraz daha fazlasını yapıyordun. | Open Subtitles | كنت تفعل أكثر من ذلك بقليل قبل بضعة أشهر |
Oh, bundan biraz daha fazlasına ihtiyacın var. | Open Subtitles | -حسناً ، أنتَ من المباحث الفيدراليّة -أنا بحاجة إلى أكثر من ذلك بقليل |
Ama bundan biraz daha fazlası olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | لكن اظن انهم اكثر من ذلك بقليل |
Kısa bir süre sonra bana amcasını görmeye başladığını söyledi. | Open Subtitles | وبعد ذلك بقليل بدأت تخبر صديقتها بأنها ترى عمها |
Bundan Kısa bir süre sonra kendisi denize düştü ve bir daha onu gören olmadı. | Open Subtitles | بعد ذلك بقليل هو نفسه غُسِلَ خارج السفينة و لم يرى ثانيةً. |
Demek oluyor ki bundan Kısa bir süre önce vurulmuş. | Open Subtitles | مما يعني أنّها على الأرجح تعرضت لإطلاق النار قبل ذلك بقليل. |
Kısa bir süre sonra da kasabadan ayrılmıştı zaten. O gün onu başka kim görmüş? | Open Subtitles | وغادر المدينة بعد ذلك بقليل مَن رآه أيضاً ذلك اليوم؟ |
- bundan kısa süre sonra onları yeniden yerleştiririz. | Open Subtitles | و يُمْكِنُنا البدء بنْقلَهم بعد ذلك بقليل جيد |
Karen Foley bundan kısa süre sonra dönmüş. | Open Subtitles | كارين فولي انتقلت الى هنا بعد ذلك بقليل |
Katil bundan kısa süre sonra gelmiş olmalı. | Open Subtitles | القاتل كان لا بدّ أن يأتي بعد ذلك بقليل |
- Biraz daha fazlasını yaptık. | Open Subtitles | ، لقد فعلنا أكثر من ذلك بقليل من ذلك. |
Ondan biraz daha önceydi, efendim. Başkomiser geldikten hemen sonraydı. | Open Subtitles | قبل ذلك بقليل كان عند وصول الضابط |
biraz daha büyük yaşa uygun bir şeye ne dersin? | Open Subtitles | ماذا عن شيء أكثر من ذلك بقليل في سن مناسب؟ |