Eğer kalbi dışarıda değil de burada olsaydı bunu kendisi yapardı. | Open Subtitles | لو لم يكن قلبه هنالك في الخارج لو أنه كان هنا, كان سيفعل ذلك بنفسه |
Bir adam üç yıllık kız arkadaşını çocuk kaçırmaya göndermez çünkü bunu kendisi yapabilir, ödlek değildir. | Open Subtitles | نعم، رجل لا يرسل صديقته ثلاث سنوات للذهاب خطف بعض الاطفال لأنه الكثير من كس ليفعل ذلك بنفسه. |
O bunu kendisi yaptı. Onu çok az tanıyorum. | Open Subtitles | لقد فعل ذلك بنفسه أنا بالكاد أعرفه |
- Bilirim. O zaman bunu kendi kendine anlayacağına güven. | Open Subtitles | فلتثقُ به لكيّ يتقبل ذلك بنفسه. |
Gabriel'in bunu kendi kendine yapmış olması imkansız. | Open Subtitles | أنه لا يمكن أن جابريل فعل ذلك بنفسه |
Marshall kendi seçimini kendi yaptı. Neden ona kızmıyorsun? | Open Subtitles | لقد اختار ( مارشال ) ذلك بنفسه لماذا لستَ غاضباً منه ؟ |
Royce'un bıçağı olsaydı, bunu kendisi yapardı. | Open Subtitles | لو كانت السكين مع رويس، لفعل ذلك بنفسه. |
Esther'e çok benziyor, Yochay bunu kendisi söyledi. | Open Subtitles | هما قريبان جداً. يوخاي قال ذلك بنفسه. |
Her adam bunu kendisi yapmalıydı. | Open Subtitles | علىكلّرجلفعل ذلك بنفسه. |
Ama bunu kendisi yapmak istiyor. | Open Subtitles | لكنّه يريد فعل ذلك بنفسه |
Eğer bunu kendisi söylemek isteseydi, söylerdi. | Open Subtitles | بيتر) قام برقيتك) لو أراد إخبارك ذلك بنفسه لفعل |
- bunu kendisi yaptı. | Open Subtitles | لقد فعل ذلك بنفسه |
- bunu kendisi söyledi. | Open Subtitles | -هو من طلب ذلك بنفسه |
Hayır, bunu kendi kendine yaptın. | Open Subtitles | كلا، أنت من فعل ذلك بنفسه. |
Hayır, bunu kendi kendine yaptın. | Open Subtitles | كلا، أنت من فعل ذلك بنفسه. |
Baban kendi yaptı. | Open Subtitles | والدكِ فعل ذلك بنفسه |
Snyder kendi yaptı. | Open Subtitles | فعل (سنايدر) ذلك بنفسه. |