Hadi ama, herşeyin bu kadar kolay olması seni hiç rahatsız etmiyor mu? | Open Subtitles | أعني ، بربّك ألا يضايقك حصول كل ذلك بهذه السهولة ؟ |
Saftakilerden tetiği ilk çeken de ben olurdum. Tanrım, keşke bu kadar kolay olsaydı. | Open Subtitles | و أرغب حينها أن أكون في المقدمه للضغط على الزناد يا إلهي، لو كان ذلك بهذه السهوله |
bu şekilde davranarak, Bay Tahan'ın Amerikan vatandaşı olduğunu söylemek için niye bu kadar beklediğimizi merak edebilirsiniz. | Open Subtitles | قد تتساءل لماذا فعلنا ذلك بهذه الطريقة، انتظر ان اقول لكم ان كان السيد الطحان مواطن أمريكي. |
Öyle olmasını tüm kalbimle diledim. | Open Subtitles | وتمنيت من كل قلبي أن يحدث ذلك بهذه الطريقة |
Bunu nasılsa planlıyordun. Ama bu şekilde kesin senindir. | Open Subtitles | أنت كنت تخطط لهذا على أى حال لكن تحقيق ذلك بهذه الطريقه أسهل |
Bu alışılagelmişin dışında nasıl bu kadar hızlı olabiliyor -- ama eğer yavaşlatırsanız, bir şeylerin gerçekten farklı olduğunu görürsünüz. | TED | إنه مذهل كيف تستطيع فعل ذلك بهذه السرعة -- لكن إذا أبطئتم الصورة، سوف ترون شيئاً إستثنائياً بالفعل. |
bu kadar hızlı kaçamazsın. | Open Subtitles | لا يمكن للبشر حساب ذلك بهذه السرعة |
Tüm bunları bu kadar çabuk nasıl öğrendin? | Open Subtitles | كيف تعلّمت كل ذلك بهذه السرعة؟ |
- Nasıl bu kadar hızlı çekin mi? | Open Subtitles | كيف فعلت ذلك بهذه السرعة ؟ |
Bunları nasıl bu kadar çabuk toparlayabildin? | Open Subtitles | كيف أنجزتِ ذلك بهذه السرعة؟ |
Sürekli tümörleri alışını izleyeceksin ve ilk kez bir batını açtığında insanlar "Aman Tanrım, nasıl bu kadar hızlı öğrendi?" diyecek. | Open Subtitles | ستشاهدينها وهي تستأصل الأورام طوال الوقت، وعندما تقومين بفتح أول بطن لكِ، سيقول الناس... "يا إلهي. كيف تعلمت ذلك بهذه السرعة؟" |
bu kadar erken karar verme. | Open Subtitles | حسنا, لاتتخيل ذلك بهذه السرعة |
Bir anda bu kadar hızlı mı oluverdi? | Open Subtitles | أحدث ذلك بهذه السرعة؟ |
Ivan, bu - bu kadar zor olması gerekmiyor. | Open Subtitles | (آيفن) لا يجب أن يكون ذلك بهذه الصعوبة |
Edie, seni nasıl bu kadar kolay ikna etti? | Open Subtitles | كيف أقنعتك (إدي) لفعل ذلك بهذه السرعة؟ |
"Bunu nasıl bu kadar çabuk öğrendi?" | Open Subtitles | "كيف تعلمت ذلك بهذه السرعة؟" |
- Ama o Öyle düşünmüyor, değil mi? | Open Subtitles | .إنه لن يفهم ذلك بهذه الطريقة , اليس كذلك؟ |
Kardeşin hakkında ne derlerse desinler Öyle bir şey yaşamamalıydı. | Open Subtitles | وبغض النظر عما يقولونه عن أخاكِ لم يكن ينبغي أن يحدث له ذلك بهذه الطريقة |
Ama bunu, bu şekilde yapmanın hiç bir anlamını göremiyorum. | Open Subtitles | لكن لا يوجد وقت محدد تماما عندما نفعل ذلك بهذه الطريقه |
bu şekilde, daha az duygusal olur. | Open Subtitles | سيكون ذلك اقل حساسيةً لو فعلنا ذلك بهذه الطريقه |