ويكيبيديا

    "ذلك كان" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • o
        
    • Çok
        
    • Bu çok
        
    • buydu
        
    • Bu bir
        
    • Bunun
        
    • oldu
        
    • olmuş
        
    • - Bu
        
    Uzak atalarınız o şekli sevmişlerdi ve onu yapabilmek için gerekli olan beceride güzelliği görmüşlerdi; bu sevgilerini kelimelere dökemeden önce bile. TED أحب اجدادكم القدماء هذا الشكل و وجدوا الجمال في الحرفة التي تتطلب صنعه حتى قبل ذلك كان بمكنهم التعبير عن حبهم بالكلمات
    CA: Ama bu şirketin o zaman için şirketin gelirinin önemli yüzdesini oluşturuyordu. TED ك.أ: ولكن ذلك كان يُمثل جزًء كبيرًا من إيرادات الشركة في ذلك الوقت.
    Çok saçma davrandım, biliyorum, ama şimdi iyiyim, doğru söylüyorum. Open Subtitles ذلك كان خاطئ مني؛ أعرف؛ لكن أنا بخير الآن؛ بأمانة
    Bu Çok hızlı olmuş, ben böyle bir şeye kalkışamazdım bile. Open Subtitles ذلك كان سريعًا جدًا حتى أني لن أحاول أن أقوم بذلك
    Bütün bunları sona erdireceğini söylediği an tek duymak istediğimiz şey buydu. Open Subtitles عندما اخبرنا انه يستطيع إنهاء كل ذلك.. كان كل ما اردنا سماعه
    Bu bir uyarı mıydı, yoksa sizi öldürmek mi istediler? Open Subtitles هل تعتقد أن ذلك كان تحذيرا ً أم محاولة للقتل ؟ ما الذى تبدو عليه ؟
    ve Bunun tartışılmaz bir doğruluk, hep doğru olduğunu sanırdım. TED و المفترض أن ذلك كان سطح حقيقي , دائما حقيقي
    o zaman daha önce hiç görmediğimiz bazı şeylerle karşılaştık. TED وما رأيناه بعد ذلك كان شيئًا لم نره من قبل.
    uyandırmaya çalışıyordum. Bu halk için o kadar heyecan vericiydi ve insanlar o kadar hevesliydi ki, daha büyük binalar TED وجدنا أن ذلك كان مثيرًا جدًا للناس، وأن الناس كانوا متجاوبين جدًا مع العمل، واحتجنا بعدها للعثور على بنايات أكبر.
    Ve o yapmıyordu. o tebeşir ile kaldırımda karalama yapıyordu. TED و لم يكن يفعل ذلك. كان يخربش بطبشور على الرصيف
    Ama ben de doğru olduğunu düşündüm. Sanırım Çok fazla kız tanıyorum. Open Subtitles ولكن ظننت أن ذلك كان مناسباً أعتقد أنه أعرف الكثير من الفتيات
    Hep emekli olacağım diyordu ama sonra Çok geç kaldı. Open Subtitles وكان دائما على التقاعد، ولكن بعد ذلك كان متأخرا جدا.
    Oyun parkı için yaptığını sandım, sonra vazgeçmek için artık Çok geçti. Open Subtitles ظننت انها كانت من أجل الملعب وبعد ذلك, كان الوقت متأخر لأنسحب
    Bu Çok seksiydi, aygır. Ama benim ayağımın havada olması lazım. Open Subtitles ذلك كان مثيراً لكني أعتقد أن قدمي يجب أن تكون فوق
    Yok, bu Çok daha sonraydı. Abigail yaşlandığında. Open Subtitles لا؛ ذلك كان لاحقاً عندما كانت أبيجيل سيدة كبيرة سن
    Bunu yapmamalıydın Blanche. Bu Çok aptalca bir şeydi. Open Subtitles لم يكن عليك فعل ذلك كان شيئاً غبياً لتفعليه
    Kendime sakladığım tek şey buydu. Open Subtitles ذلك كان الشيء الوحيد الذي احتفظت به لنفسي
    Ama yapılması gereken en mâkul şey, buydu galiba, değil mi Yüzbaşım? Open Subtitles لكننى أظن أن ذلك كان الشيء اللائق فعله هه.. كابتن ؟
    Dedin ki, "Ona biraz yardımcı ol." Bu bir empatiydi. Open Subtitles قلت دعنا نعطيها فرصة استراحة ذلك كان تعاطفا
    İkiniz de Bunun tehlikeli olduğunu biliyordunuz ama o gitmeliydi. Open Subtitles كلاكما عرفتما أن ذلك كان خطر لكنها اضطرت الى الرحيل.
    Bana öyle geliyor ki bunların bir çoğunu körükleyen onlar oldu. TED يبدو لي أن ذلك كان هو الدافع وراء الكثير من هذا.
    - Bu soru Çok kolay oldu ama geçtin! Open Subtitles .. ذلك كان وشيكاً ولكنكِ تجاوزتِ الإختبار

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد