ويكيبيديا

    "رأتني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gördü
        
    • görürse
        
    • gördüğünde
        
    • görmüş
        
    • gördüğünü
        
    • görünce
        
    • görse
        
    • gördüğü
        
    • görmüştü
        
    • beni görüp
        
    • görmüştür
        
    Beni gördü ve çok mahçup oldu dışarı kaçtı, onu görmedim. Open Subtitles رأتني وكانت محرجة جدًا لأجلي، وخرجت خِـفية معتقدة أنني لم أرها
    Beni sigara sararken gördü sandı ki marihuana içiyorum. Open Subtitles رأتني أحضّر السيجارة فظنت أنها الماريوانا
    Asansördeyken beni gördü tam o sırada Hassan içeri girdi. Open Subtitles عندما كنت في المصعد رأتني وكان حسن يمر بجانبها
    Sabah evinden çıktığımı görürse, komşular ne der? Open Subtitles رأتني الشمس وأنا أمشي على رؤوس أصابعي على باب بيتك, ماذا قال جيرانك ؟
    İşleri benim için kolaylaştırmayacak ama idrarı tattığımı gördüğünde olay değişmeye başladı. Open Subtitles كانت لن تتساهل معي لكن عندما رأتني أتذوق البول بدأت الأوضاع تتغير
    Bu Liz beni sokakta görmüş ve denemeye karar vermiş. Open Subtitles ليز .. هنا فقط رأتني على الطريق وبدأت تكلمني
    Takip ediliyor mu diye bakıyor ama beni gördüğünü sanmıyorum. Open Subtitles إنها تبحث عمن يتبعها ، ولكنني لا أظن أنها رأتني
    Annemi telefonda konuşurken duydum ve beni gördü, ...direkt kilere gitti. Open Subtitles لم تكن لتفعل , ليس الآن , سمعت أمي تتحدث إليها و عندما رأتني أمي ذهبت إلى الخزانة مباشرة
    Yani, soyunduğunu gördüğümü, gördü fakat devam etti. Open Subtitles أقصد , رأتني هناك .. انظر إليها و واصلت خلع الملابس
    Bombalamada, kalp krizinde, ve askıya alındığımda bende bir şeyler olduğunu gördü. Open Subtitles لقد رأتني أمرُّ بشئ ما منذ التفجير و النوبة القلبية و تعليق خدمتي في البحرية
    Benim orada dikildigimi gördü. Kim oldugumu bilmiyordu. Open Subtitles ثم رأتني أقف هناك بالخارج إنها لم تعلم من أكون
    Kafedeyken kızımı üzdüğümü gördü ve evime zorla girip, onu serbest bıraktı. Open Subtitles عندما كنا بالمقهى، رأتني أعاقب إبنتي، ثم إقتحمت منزلي لتطلق حريتها. ربما لا تكون بشرية،
    Tabii! O buradaydı, artı, başka kimse yoktu. Çarpı, onu yarı çıplak bir hâlde seyrederken beni gördü. Open Subtitles حسناً، هي كانت هنا زائداً لم يكن هناك بالجوار ضرب رأتني اراقبها وهي شبه عارية
    Birçok ilişki gibi bizim de sorunlarımız oldu ve onun şanssızlığıdır beni en kötü zamanlarımda gördü. Open Subtitles أغلب العلاقات تعاني من مشاكل ومع الأسف، رأتني وأنا أضمحل
    Ama beni başkasıyla görürse, sanki kapı kapandı diyormuşum gibi olur. Open Subtitles لكنها إن رأتني مع واحدة أخرى سيكون كما لو قلت لها أن الباب أغلق
    Bir memur beni burada görürse ne olur? Open Subtitles اذا ماذا إن رأتني موظفة الخدمة الإجتماعية هنا ؟
    İşleri benim için kolaylaştırmayacak ama idrarı tattığımı gördüğünde olay değişmeye başladı. Open Subtitles كانت لن تتساهل معي لكن عندما رأتني أتذوق البول بدأت الأوضاع تتغير
    Beni televizyonda görmüş olmalı. Open Subtitles لا بد أنها رأتني آكل على التلفاز
    Yarın onu görecek ve ona, beni bu gece burada gördüğünü söyleyecek. Open Subtitles والآن سوف تراه غداً، وتخبره بأنها رأتني هنا بالأمس
    Ama sonra bir mucize eseri, çiçek sergisinde beni görünce küçük bir görüşme yapmaya karar verdi. Open Subtitles لكن بشكل عجيب رأتني في معرض الأزهار، لذا التقت بي بشكل موجز
    Annem burada beni görse, çanta toplamaktan daha kısa sürede Valleys'te olurum. Open Subtitles إن رأتني أمي بهذا المكان سأرجع للوديان بوقت أسرع من حزم حقيبة.
    Annie'nin yanımda gördüğü güneyli beyefendi, bana savaş sırasında varını yoğunu yitiren güneyli siviller için bağış toplamayı öneriyordu. Open Subtitles ذلك الرجل الجنوبي المحترم التي آني على مايبدو رأتني معه بأننا نقترح نجمع الأموال للمدنيين الجنوبيين
    Evlilik suya düştü! Sevgilim beni bu bantla görmüştü. Open Subtitles لقد فشل زفافي ، ماذا لو رأتني خطيبتي بهذه الرقعة الجلدية ؟
    Binadaki kız, Virginia Johnson, beni görüp dedi ki... Open Subtitles تلك السيّدة في المبنى, فرجينيا جونسون، رأتني, فقالت
    Belki o beni aynı yerde görmüştür, ama ben onu tanımıyorum! Open Subtitles ربّما رأتني في نفس المبنى لكنّي لا اعرفها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد