Bu cihazın çalışma şekli daha önce gördüğüm hiçbir şeye benzemiyor. | Open Subtitles | هذا الجهاز ، طريقة عمله لاتشبه اي شئ رأيته من قبل |
Gaz üzerinde bazı analizler yaptım. Daha önce gördüğüm hiçbir şeye benzemiyor. | Open Subtitles | لقد قمت بتحليل الغاز وهو لا يشبه أي شيء رأيته من قبل |
Evet bunu daha önce görmüştüm. Bana kapı aralığında biri gibi gözüküyor. | Open Subtitles | ،أجل، رأيته من قبل إنه يبدو مثل رجل عند باب بالنسبة لي |
Üzgünüm dedektif ama bu adamı daha önce hiç görmedim. | Open Subtitles | آسف أيها المحققان، لكنني لم يسبق أن رأيته من قبل |
Scully, bir trenden seyretmedikçe Amerika'yı görmüş sayılmazsın. | Open Subtitles | سكولي، أنت ما رأيت أمريكا، حتى رأيته من القطار. |
Patron bunu daha önce gördüğümü hatırlamıyorum. | Open Subtitles | مهلاً, أيها الرئيس هنا اسمٌ لا أتذكر أنني رأيته من قبل |
Bu tip bir şeyi daha önce hiç görmemiştim. | Open Subtitles | لكن هذا الكائن هو عكس أي شيء آخر رأيته من قبل. |
Çıkardığınız işe, gördüğüm her şeyden daha fazla hayranım. | Open Subtitles | أنا معجبة بعملك أكث من أى شئ رأيته من قبل |
Şimdiye dek gördüğüm en iyi asker olduğu kesin. | Open Subtitles | كل ما اعرفه هو انه افضل جندي رأيته من قبل |
gördüğüm her şey filmde var. | Open Subtitles | كل شئ رأيته من المفترض أن يكون فى الفيلم |
Dün gece gördüğüm, bütün o "a-cı" ve "a-zap" şeylerini duymalarını istemem. | Open Subtitles | لا أريدهم أن يسمعوا عن كل ما رأيته من أمور مشينة في الليلة الماضية |
Daha önce gördüğüm paraşütçülere de benzemediğini söylemeliyim. | Open Subtitles | وشكلك لا يشبه أي هاوي قفز بالمظلات رأيته من قبل |
Onu daha önce görmüştüm. Arabamı aldığım galeride. | Open Subtitles | لقد رأيته من قبل ,فى الوكالة التى اشتريت منها سيارتى |
Sanırım menopozla ilgili. Daha önce de görmüştüm. | Open Subtitles | أعتقد أنه شيء متعلق بانقطاع الطمث لقد رأيته من قبل |
Onu bizim oralarda görmüştüm Porto Riko'lu ufak bir çocuğun ağzına silah dayarken. | Open Subtitles | و رأيته من نافذتي يسحب مسدساً و كان هناك فتى صغير قادم |
Ben hayatımda bu şehir gibi bir şey görmedim. | Open Subtitles | أوتعلم، هذه المدينة على عكس أي شيء رأيته من قبل |
- Sizin kadar içeni hiç görmedim. | Open Subtitles | -انتم يا رجال شربتم أكثر من أي شخص رأيته من قبل |
Faaliyetlerinizin küçük bir miktarını görmüş olmama dayanarak ihtiyacınız olan bir şey olduğunu tahmin ediyorum. | Open Subtitles | ومعتد على القليل الذي رأيته من عمليتك أنا أشك في أن شيء ما يمكنك إستخدامه |
O sembolü nerede gördüğümü hatırlamıyorum ama daha önce görmüştüm. | Open Subtitles | وقد ترك خلفه الرمز ، وأعلم أن رأيته من قبل لا استطيع تذكر فيها، ولكن هناك .. |
Bu tip bir şeyi daha önce hiç görmemiştim. | Open Subtitles | لكن هذا الكائن هو عكس أي شيء آخر رأيته من قبل. |
Genç halim. Bunu önceden görmüştün, Grace. | Open Subtitles | إنها السنة الأولى لقد رأيته من قبل يا جريسي |