ويكيبيديا

    "رأيتِه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gördüğünü
        
    • Gördüğün
        
    • gördünüz
        
    • Onu gördün
        
    • gördüklerin
        
    • görürsen
        
    • görmüştün
        
    • gördün mü
        
    • görürseniz
        
    Büyükannene ne olduğunu, orada ne gördüğünü biliyorum. Open Subtitles أعلم ما حدث في بيت الجدة أعرف ما رأيتِه هناك
    Onu üç gün önce gördüğünü neden söylemediğini sorguluyorum. Open Subtitles أنا أتسائل لماذا لم تخبريهم أنكِ رأيتِه قبل ثلاثة أيام.
    Oraya çıkıp, hâkime ne gördüğünü anlat sadece. Open Subtitles قِفي على المنصّة فحسب، وأخبري القاضي ما رأيتِه
    Gördüğün şey her neyse, annemin ölümüyle bir alakası olmadığını nasıl düşünebilirsin? Open Subtitles كيف يمكنكِ الإعتقاد بأنّ ما رأيتِه ليس له علاقة بموت، أمي؟
    Gördüğün şeyin milyonlarca açıklaması olabilir. Open Subtitles قد تكون هناك ملايين التفسيرات لما رأيتِه
    Siz de gördünüz, gemiye o şeyi getiren oydu. Open Subtitles إنه مصاب بالعدوى، وهو الذي جلب هذا الشئ على متن السفينة، وقد رأيتِه بنفسكِ
    Oraya çıkıp, hâkime ne gördüğünü anlat sadece. Open Subtitles إصعدي على المنّصة فحسب وأخبري القاضي بما رأيتِه.
    Oraya çıkıp, hâkime ne gördüğünü anlat sadece. Open Subtitles إصعدي على المنصّة فحسب وأخبري القاضي بما رأيتِه.
    Oraya çıkıp, hâkime ne gördüğünü anlat sadece. Open Subtitles إصعدي على المنّصة فحسب وأخبري القاضي بما رأيتِه.
    Oraya çıkıp, hâkime ne gördüğünü anlat sadece. Open Subtitles إصعدي على المنّصة فحسب وأخبري القاضي بما رأيتِه.
    Oraya çıkıp, hâkime ne gördüğünü anlat sadece. Open Subtitles إصعدي على المنّصة فحسب وأخبري القاضي بما رأيتِه.
    Oraya çıkıp, hâkime ne gördüğünü anlat sadece. Open Subtitles إصعدي على المنّصة فحسب وأخبري القاضي بما رأيتِه.
    Gördüğün katil başsız bir süvariydi. Open Subtitles أن القاتل الذي رأيتِه كان فارسًا بلا رأس
    Ve bir keresinde benim içimde Gördüğün iyilik... sonsuza kadar yok olacak. Open Subtitles وذلك الخير الذي رأيتِه بي يوماً سينتهي إلى الأبد
    Gördüğün adam birçok kötü şey yaptı. Open Subtitles الرجل الذي رأيتِه فعل الكثير من الأشياء السيئة.
    Onu en son ne zaman gördünüz veya ondan haber aldınız? Open Subtitles متى رأيتِه أو سمعتِ منه آخر مرّة؟
    En son ne zaman gördünüz onu? Open Subtitles متى آخر مرّة رأيتِه فيها؟
    Onu en son ne zaman gördünüz? Open Subtitles متى رأيتِه آخر مرّة؟
    Eee, Onu gördün. Motorla uğraşıyordu. Open Subtitles لقد رأيتِه, لقد كان يعبث بالمحرك
    Sadece otelde gördüklerin hakkında konuşmak istiyorduk. Open Subtitles لقد أردنا أن نتحدّث معك عمّا رأيتِه في النُّزُل.
    Yani onu görürsen Open Subtitles اذا رأيتِه إذا رأيته في المتجر أو في المنطقة هلا اتصلت بي من فضلك؟ هلا أحضرتيه للمنزل؟
    Onu daha önce de görmüştün. Open Subtitles لقد رأيتِه من قبل
    Geldiğimizden beri burada bekliyorduk içeri girdiğini gördün mü? Open Subtitles كنّا واقفين هنا طوال الوقت هل رأيتِه يدخل ؟
    Onu görmeyeceğim, ama siz onu görürseniz 'canı cehenneme' dediğimi söylersiniz. Open Subtitles لن أراه، لكن إن أنتِ رأيتِه أخبريه أني قلتُ أن يذهب للجحيم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد