| Gerçeği görmeni sağlayan bir şey. | Open Subtitles | والذي يجعلك رؤية الحقيقة |
| Gerçeği görmeni engelliyor. | Open Subtitles | إنّه يمنعكِ عن رؤية الحقيقة. |
| Gerçeği görmeni engelliyor. | Open Subtitles | إنهُ يمنعكَ من رؤية الحقيقة |
| - Evet ama gitmeden önce bir gerçeği görmemi sağladı. | Open Subtitles | لكنّه ساعدني على رؤية الحقيقة قبل رحيله |
| Vatal gerçeği görmemi engelledi. | Open Subtitles | الـ(فاتال) أعماني عن رؤية الحقيقة |
| Gücünü arttırmaya o kadar odaklanmışsın ki gerçeği göremiyorsun! | Open Subtitles | أنتِ مستهلكة بإنهاض قوتك حيث لا يمكنك رؤية الحقيقة |
| Bu yüzden gerçeği göremiyorsun. | Open Subtitles | لهذا السبب , لا تستطيع رؤية الحقيقة |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 