Lorelai bugün üniversitede ticaret dersi alıyormuş bizi görmek için uğrayayım demiş. | Open Subtitles | لوريلاي كانت تأخذ بعض الأعمال في الكلية هذا اليوم وعزمت على رؤيتنا |
Bu gece senden o parayı kazandıktan sonra bizi görmek isteyeceğini düşünmüyordum. | Open Subtitles | حسناً، لم أعتقد أنّك تود رؤيتنا بعد أن فزنا بأموالك ليلة البارحة |
Duvall ve adamları bizi görebiliyor. Biz onları göremiyoruz. | Open Subtitles | دوفال ورجاله يستطيعون رؤيتنا ونحن لانستطيع |
Biz onları göremiyorsak onlar da bizi göremez. | Open Subtitles | إذا كنا لا نستطيع رؤيتهم فهم لا يستطيعون رؤيتنا |
Toplum içindeyiz ve insanlar bizi görebilir. | Open Subtitles | أقصد, نحن خارج في العلن, والناس يمكنهم رؤيتنا. |
Bizi duyamazlar. Ağaç tepelerinden bizi göremezler. | Open Subtitles | لا يمكنهم الانصات الينا لايمكنهم رؤيتنا خلال رؤوسِ الأشجار |
Bu salaklık. Bizi görebiliyorlar. | Open Subtitles | لا أحب هذا هذا غباء انهم قادرين على رؤيتنا |
Bizim korumamızı istemiyor Dyson hatta bizi görmek bile istemiyor. | Open Subtitles | إنها لا تريد حمايتنا لها دايسون لا تريد حتى رؤيتنا |
Kimse onları görmek istemiyor. Onlar da kimseyi görmek istemiyorlar. | TED | لا نرغب في رؤيتهم، ولا يرغبون في رؤيتنا. |
Bizi hangi konuda görmek istiyordunuz? | Open Subtitles | و ما الموضوع الذى كنت ترغب رؤيتنا لأجله ؟ |
Konu şu ki, kardeşimiz Londra'daydı ve bizi görmek istemiyor. | Open Subtitles | الحقائق هي أن شقيقتنا في أنجلترا لثلاثة أيام ولا تريد رؤيتنا. |
Bizi neden görmek istiyor? Biz yanlış bir şey yapmadık, değil mi? | Open Subtitles | ولماذا يريد رؤيتنا لن نفعل اي شيئ خطأ , مفهوم |
Duvall ve adamları bizi görebiliyor. Biz onları göremiyoruz. | Open Subtitles | دوفال ورجاله يستطيعون رؤيتنا ونحن لانستطيع |
İkisi de bizi görebiliyor. | Open Subtitles | لا يمكننا الأختفاء فجأة يمكن لكلاهما رؤيتنا. |
Yayını düzelttiğimizde bizi göremez ve 3 metrelik çeliğin ardından duyamazlar. | Open Subtitles | حالما نعطّل الكاميرات, لن يتمكنوا من رؤيتنا ولا من سماعنا ونحن نحفر ست انشات من الفولاذ |
Ağaçların arasında kaldığımız sürece o bizi göremez. | Open Subtitles | إنه لا يستطيع رؤيتنا طالما بقينا فى الأشجار |
Acaba şu anda bizi görebilir mi? | Open Subtitles | أنا أتساءل عما إذا كان في إمكانه رؤيتنا الآن؟ |
Bizi duyamazlar. Ağaç tepelerinden bizi göremezler. | Open Subtitles | لا يمكنهم سماعنا لا يمكنهم رؤيتنا من خلال الأشجار |
Bizi duyup görebiliyorlar ama aynı şekilde idrak etmiyorlar. | Open Subtitles | يمكنهم رؤيتنا وسماعنا. ولكن لا يمارسون ذلك بالطريقة ذاتها. |
Tamam, biz onları onlar da bizi göremiyor ve onları güvenli mesafeden vuramıyoruz. | Open Subtitles | إذًا لا يمكنهم رؤيتنا ولا يُمكننا رؤيتهم، ولا سبيل لنقصفهم من مسافة آمنة. |
Aptallık bu. Bizi görebilirler. Hayır, hayır, hayır. | Open Subtitles | لا أحب هذا هذا غباء انهم قادرين على رؤيتنا |
Sara'nın dediği gibi, insanlar bizi birlikte görmeye alışırsa belki bizi kabul ederler. | Open Subtitles | كما قالت " سارا " ، إذا اعتاد الناس رؤيتنا معاً ربما تقبلوننا |
Bu fotoğrafları gördüğümüz için, bizi bozuk para gibi harcarlar. | Open Subtitles | هل تعتقدين أنه بعد رؤيتنا لهذه الصور لن يهتموا بنا |
Aldanmayın. Bizi hala mutlu eşler ve anneler olarak görmeyi isteyecektir. | Open Subtitles | لا تنخدعوا، ما يزال يود رؤيتنا كزوجات وأمهات سعيدات، إعترف بذلك |
Madem göremiyorlar, ...beni de bunu yaparken göremezler. | Open Subtitles | حسناً اذا كانو لا يمكنهم رؤيتنا اعتقد انهم لن يرونني افعل ذلك |
Bizi nasıl görebiliyorsun? | Open Subtitles | كيف يمكنكِ رؤيتنا |
Belki yukarılardan bizim gibi sıradan insanları görmesi zor olmuştur. | Open Subtitles | ربما كان من الصعب له رؤيتنا " وسط ذلك الحشد من " أعلي التلة |
Kevin, Hoffman'ların bizimle görüşmek istemediğinin farkında değil. | Open Subtitles | كيفين لا يدرك ان عائلة هوفمان يرفضون رؤيتنا |