Ciğerleri iyi değil. Solunum sistemi yine çökebilir. Umarım çökmez. | Open Subtitles | رئتاه ليسا بخير حال قد يحدث أزمة أخرى بالتنفس |
Ciğerleri çöktükten sonra dışkı örneği aldım. | Open Subtitles | لقد أخذت عينة من البراز بعد أن انهارت رئتاه |
Birkaç sene önce konserlerde boy gösteririrdi fakat Ciğerleri kötüleşince buraya geldi. | Open Subtitles | لقد كان مشهورا منذ سنوات في ميدان الموسيقى و عندما ضعفت رئتاه قدم إلى هنا |
Hiç böyle bir ölüm görmedim. Akciğerleri su dolu, boğuldu. | Open Subtitles | لم أرى موت بهذا الشكل رئتاه ممتلئتان بالماء, لقد غَرِقَ |
Ciddi bir kalp krizi geçirmiş. Akciğerleri sıvı dolu. | Open Subtitles | إصيب بنوبة قلبية مضاعفة و رئتاه مرتشحتان |
- Akciğerler açık. - Entübasyon yapmalıyız. | Open Subtitles | رئتاه نظيفتان - علينا وضع أنبوب - |
Belki boğazı sağlamdır, buna karşın akciğerlerinde sorun vardır. | Open Subtitles | قد يكون حلقه بخير بينما رئتاه فاسدتان |
Ciğerleri kuvvetli, onu üst kattan duyabildim. | Open Subtitles | إنّه رئتاه قويّتان، بوسعي سماعه من الدور العلويّ |
Ciğerleri kanla doluyor uzun zamanı yok. | Open Subtitles | رئتاه تمتلئان بالدم لا يملك الكثير من الوقت |
Önümüzdeki en fazla 20-30 dakikada tıbbi yardım getirmezse Ciğerleri çökecek. | Open Subtitles | رئتاه سوف تنهار إذا لم نُحضر له الرعاية الطبية في الـ20 إلى الـ30 دقيقة المُقبلة |
Doktor çağırın! Ciğerleri sodayla doldu. | Open Subtitles | أسرعي يا دكتورة رئتاه مليئة بالمياه الغازية |
Ciğerleri kapalıydı. | Open Subtitles | كانت رئتاه مغلقةً كانت رئتاه مغلقةً |
Ciğerleri kapalıydı. | Open Subtitles | كانت رئتاه مغلقةً كانت رئتاه مغلقةً |
Ciğerleri mükemmel çalışıyor olsa da boğulacak. -İyi misin? | Open Subtitles | سيختنق و رئتاه بخير حال هل أنت بخير؟ |
Ciğerleri hâlâ soluduğu duman yüzünden kötü durumda. | Open Subtitles | ما زالت رئتاه متأثره من ذلك الحريق |
Robbins otopsiye başladı. Akciğerleri sıkışmış. Burke ve Hare'i hatırlar mısın? | Open Subtitles | عندما فتح الطبيب صدره كانت رئتاه مضغوطتين |
Hastada pnömoni gelişti. Akciğerleri tıkanıyor. | Open Subtitles | المريض يتظاهر بالتهاب الرئة رئتاه تمتلئان بسرعة |
Onca sene kaynak makinesi gazı solumaktan Akciğerleri artık çok tahrip olmuş. | Open Subtitles | غازات اللحام طوال تلك السنوات أحرقت رئتاه |
Akciğerleri hasar gördü Gençken, gazdan. | Open Subtitles | تعرضت رئتاه للأذى حين كان صغيرا، من الغاز. |
Akciğerleri su yüzünden iltihaplanmış. | Open Subtitles | رئتاه ملتهبة بسبب الماء إنه يغرق |
Akciğerler ve böbrekler bozulmaya devam ediyor. | Open Subtitles | تستمر رئتاه و كليتاه بالتحلل |
Ve ben... onun akciğerlerinde ya da midesindeyim. | Open Subtitles | وأنافي ... رئتاه أو معدته |