Onu çıkardım, haçı çaldım, kemikleri ona bağladım. | Open Subtitles | . لقد أخرجت العظام و سرقت الصليب و ثم ربطتها عليه |
- Onu dışarıda bırakamayız. - Bir şey olmaz. Zincirle de bağladım. | Open Subtitles | ـ لا يُمكننا أن نتركها بالخارج ـ ستكون بخير، لقد ربطتها |
Tamam, tamam, oldu. Zinciri bağladım. | Open Subtitles | نعم, نعم, لقد ربطتها, لقد ربطت السلسلة, نعم |
Bu uzaktan kumandalı oyuncak helikopteri satın aldım, ve bir tabanca bağladım. | Open Subtitles | اشتريت هذه الطيارة التي تعمل بالريموت التى ربطتها بهذا المسدس. |
Hijyenik ped kullandım. Hayvan kanını bir pet şişeye doldurdum, Buraya bağladım. iç çamaşırıma bağlanan ince bir borusu vardı, yürürken, bisiklet sürerken, düğmeye basıyordum, belli bir dozda kan iç çamaşırına akıyordu. | TED | لبست فوطه صحيه وعبأت دم حيوان داخل كرة قدم ربطتها هنا ، ويوجد انبوب يمر داخل بنطالي بينما امشي بينما اقود دراجتي ، اقوم بضغط كميات من الدم تذهب هناك |
hatta ben onu bağladım, ama o hareket etmeye devam etti. | Open Subtitles | حتى أني ربطتها لكنها لم تتوقف عن التحرك |
Ona C-4 bağladım. | Open Subtitles | لقد ربطتها بمتفجرات "سي-4". |