Belki katil, saldırdığı sırada o boşlukta duruyordu. | Open Subtitles | ربما القاتل كان يقف في ذلك الفراغ عندما هاجم. |
Belki katil bu adamın teşhis edilmesini istememiştir. | Open Subtitles | ربما القاتل لم يرد ان يتم التعرف على هذا الرجل |
O zaman, Belki katil balonu şişirmekle aynı yolu kullandı. | Open Subtitles | حسنا .أذن ربما القاتل قام بضخ الماء بنفس الطريقة التي تنفخ بها البالونات |
Belki katilimiz parasını almaya gelmiştir. | Open Subtitles | ربما القاتل المتسأجَر الذي نريده، هنا ليجمع المال |
Belki katilimiz de orada kalmıştır. | Open Subtitles | ربما القاتل ، أيضاً. |
belki de katil içeriyi, ipuçlarını yok etmek için suyla doldurdu. | Open Subtitles | ربما القاتل غمرت الحمام، و التفكير انه يمكن ان يغسل أي دليل. |
Katil muhtemelen haberleri izledi, finansal durumunu değiştirdi . | Open Subtitles | ربما القاتل علم عن نفسه في الأنباء وغير أسلوبه |
Belki katil daha önce gelip adamı şaşırtmaya karar vermiştir. | Open Subtitles | ربما القاتل وصل هنا أولاً وقرر مفاجأته |
Belki katil kendisinin öyle olduğunu düşünmemizi istedi. | Open Subtitles | ربما القاتل فقط يريد إيهامنا . بذلك |
Belki katil bıçağı atmıştır. | Open Subtitles | لذلك، ربما القاتل قذف السكين. |
Belki katil, hastalığını bildirmedi. | Open Subtitles | ربما القاتل ولم يبلغ عن مرضه. |
Belki katil de ilgilenmiştir. | Open Subtitles | ربما القاتل ذهب اايضاً |
Belki katilimiz taşımıştır. | Open Subtitles | ربما القاتل فعل |
Belki katilimiz de öyledir. | Open Subtitles | ربما القاتل أيضاً |
belki de katil kurbanı boğmadan önce etkisiz hâle getirmek için kullandı. | Open Subtitles | ربما القاتل يستخدم لإخضاع مركز فيينا الدولي قبل أن خنقها. |
belki de katil erkeklere daha çok zarar veriyordur. | Open Subtitles | ربما القاتل كان اكثر اصراراً على قتل هذا الرجل |
Katil muhtemelen pencereyi kırdı ön taraftan da çıktı. | Open Subtitles | ربما القاتل كسر النافذة وخرج من الأمام |