Ve hatta, sen değil de başkası söyleseydi dokunaklı olabilirdi. | Open Subtitles | في الحقيقة , من أي شخص سواكِ ربما سيكون ذلك مؤثراً |
Evet, komik olabilirdi fakat aynı zamanda son derece korkunç olurdu. | Open Subtitles | ربما سيكون مضحكاً لكن كان سيكون مأساوياً |
- Belki de yakalanmalısın. - Bunun özel nedeni var mı? | Open Subtitles | ربما سيكون افضل أن تختفى هل هناك سبب معين ؟ |
Açık büfe, güzel yemekler, birkaç tatlı kız bile gelebilir. | Open Subtitles | حانة مفتوحة, مأكولات طيبة ربما سيكون هناك عدة جميلات |
Kıyafeti sandıkta bıraksaydım daha iyi olurdu sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أنه ربما سيكون الأمر أبسط لو تركتُ الفستان في الصندوق |
Belki beyaz adamın da hatırlayacak bir şeyleri olacaktır. | Open Subtitles | ربما سيكون للرجل الابيض شيئا يتذكره ايضا |
Belki bir dahaki sefere önce bebekle ilgili gelişmeleri anlatırsın. | Open Subtitles | ربما سيكون عليك التحدث عن الطفل أولاً في المرة القادمة |
Her an burada olabilir Muhtemelen dolayısıyla neden o ve arkadaşları gelip ikimizin kafasına da arkadan kurşun sıkmadan konuşmaya başlamıyorsun? | Open Subtitles | ربما سيكون هنا في أي لحظة لذلك لماذا لا تبدأ الحديث قبل هو وأصدقاؤه يدخلون و يضعوا الرصاص في جماجمنا ؟ |
Yeni ve farkı bir şey yapmak heyecan verici olabilir. | Open Subtitles | ربما سيكون حماسي ذا قمنا بعمل شيء جديد و مختلف |
Eğer Market Oyunları'nı kazanabilseydik Belki bir şansım olabilirdi. | Open Subtitles | إذا فزنا بألعاب البقالة ربما سيكون لديَّ فرصة معها |
Sen de biriyle çıkıyor olsaydın daha az tuhaf olabilirdi. | Open Subtitles | تعلمين، ربما سيكون الامر اقل ارباكاً إذا واعدتِ شخصاً انتِ ايضاً؟ |
Jacob'u annemdan sonsuza dek alabilmek için yeterli para olabilirdi. | Open Subtitles | ربما سيكون مالًا كافيًا لشرائه من أُمي |
- Belki orası daha güvenli olur. | Open Subtitles | ويضعه داخل فمي ربما سيكون بامان اكثر هناك |
- Belki kibarlık yapıp bana bir araba istersiniz. | Open Subtitles | ربما سيكون تصرفاً لطيفاً منكم إذا طلبتم عربة لي؟ كلا |
- Silvana istemiyorum. - Belki de şimdi oturman daha iyidir. | Open Subtitles | ـ (سيلفانا)، لا أريد ذلك ـ ربما سيكون من الجيد الآن |
Bir kereliğine içini boşaltması iyi gelebilir. | Open Subtitles | ربما سيكون من الجيد له إلى أن تذهب بكاملها |
Kim bilir, sana da iyi gelebilir. | Open Subtitles | من يعرف؟ ربما سيكون هذا مفيداً لك أيضاً |
Belki de birbirlerini görmeleri iyi gelebilir. | Open Subtitles | ربما سيكون من الجيد لهم ان يروا بعضهم |
Gece okuluna yazılmak ilginç olurdu belki de. | Open Subtitles | ربما سيكون مثير لحضور المدرسة الليلية ربما |
Belki temizlik yapacak vaktimiz olurdu. Will büyüyle temizleyebilirdi. | Open Subtitles | ربما سيكون لدينا الوقت الكافي لننظفه لو ويلو استخدمت بعض من السحر |
Geçen sene 28 Nisan'da cereyan eden olayları mahkememize... kendi sözlerinizle açıklamanız Muhtemelen yararlı olacaktır. | Open Subtitles | ربما سيكون من المفيد إن أخبرت المحكمة عما جرى في الـ28 من أبريل العام الماضي. |
Demek istediğim, tüm bu kadınlara karşı yaptığım bir yanlışlık varsa biraz tüyo alsam sanırım yardımcı olacaktır. | Open Subtitles | أقصد, إذا كنت أفعل شيء ما خاطئ مع كل هؤلاء النساء ربما سيكون مفيد إذا عرفت ما هو |
Belki bir olay filan olur. Sanırım ben de ava çıkıyorum. | Open Subtitles | ربما سيكون هناك بعد الأعمال أعتقد أنني سأبدأ بالإصطياد |
Bay Felix, Belki bir köpekle daha iyi olursun. | Open Subtitles | سيد فيليكس, ربما سيكون حالك أفضل لو إقتنيت كلباً |
Muhtemelen daha önce yaşamadığın bir hastalık yaşıyorsun. | Open Subtitles | ربما سيكون لديك أشياء لم تكن لديك من قبل |
aslında küçük bir yer değişikliği iyi olabilir annem için. | Open Subtitles | ربما سيكون من الرائع بان تحظى أمي بـ إجازة جميلة |