Belki de sadece birikti. Birbirini etkileyen alanlar gibi. | Open Subtitles | ربما مجرد بعض المجالات المتراكمة التى تؤثر على مجالات أخري |
Belki de sadece zamanlamadır, ama hislerime göre... seninle her yere gelirim... tabii istersen. | Open Subtitles | ربما مجرد التوقيت، لكني أشعر... أني لأرافقك إلى أي مكان... لو طلبت |
- Belki de sadece puştun tekidir. - Kısaca öyle de denebilir. | Open Subtitles | أجل أو ربما مجرد وغد - هذا أكثر إيجازاً - |
Bir şey değildir, Muhtemelen bir ev hayvanıdır. | Open Subtitles | هيا هذا ربما مجرد حيوان |
Muhtemelen bir gizli kimliktir. | Open Subtitles | ربما مجرد غطاء. |
Belki biraz.. | Open Subtitles | ربما مجرد... كأساً واحداً |
Belki sadece bir kaç ay ve hâlâ bekâr olduğum için endişeli. | Open Subtitles | ربما مجرد أشهر يقلقها أني لست مستقراً، تتمنىليالإستقرارقبل أن... |
O gerçekten güçlü bir iblis, onlar gibi Muhtemelen sadece kadar güçlü oldu. | Open Subtitles | لقد كان شيطان قوي جدا ربما مجرد قوته كانت كافية للقيام بهزيمتهم. |
Belki de sadece baba oğul NASA etkinliğine gideriz. | Open Subtitles | ربما مجرد أب وابنه وكالة ناسا. |
- Belki de sadece eski borulardır. | Open Subtitles | ربما مجرد أنابيب قديمة |
Bilmiyorum. Belki de sadece Osela'yı araştırmalıyım. | Open Subtitles | لا أعلم ربما مجرد التحقيق (أوسلا) |
Muhtemelen bir müşteridir. | Open Subtitles | ربما مجرد العملاء. |
- Belki biraz yolluk bir şeyler. | Open Subtitles | - إيه، ربما مجرد شيء للطريق. |
Belki sadece bir salonda önemsiz bir sahne. | Open Subtitles | ربما مجرد مشهد مهم من صالون. |
Muhtemelen sadece bir hayvandır. | Open Subtitles | ربما مجرد حيوان |