belki işemem gerektiğindendir ama sanki bir ömürdür konuşuyormuşsun gibi geliyor. | Open Subtitles | ربمَا إنهُ ذلكَ، عليَّ التبوّلُ، لكن يبدو و كأنكَ كنتَ تتحدثُ منذُ الأزلِ. |
belki bilmek istersiniz; saygı değer Papaz Fisher alt katta konaklıyor. | Open Subtitles | "ربمَا يَود سمُوك أن يَعرِف بِأن الكَاهِن "فيشر مَودِوع في الغُرفَه بِالدَور السُفلي |
Kim bilir, belki de çocuğun babası sizsinizdir. | Open Subtitles | لأنًك ربمَا تكِون والِد الطِفَل |
belki de, ölmemeliyim. | Open Subtitles | ربمَا لا لنَ أمِوت |
Aşka belki. | Open Subtitles | في الحُب، ربمَا |
belki korkmuştur. | Open Subtitles | ربمَا أنهَا خَائِفه |
Leydi Mary'den söz açılmışken Tanrı size bir erkek veliaht vermemekle, belki de İngiltere'nin bir sonraki hükümdarının kadın olması yolunda irade gösteriyor olabilir. | Open Subtitles | "بِقَدر قَلق السَيِده "ماري ربمَا أن الله لم يسَمحَ أن يَرسِل لِفخَامتِك ولادَة طِفل ذكَر لأنَه الأفَضل لإنجِلترَا أن تحَضى بخِلافَة أنَثى |
belki de oradaydım. | Open Subtitles | ربمَا كُنْتُ هناك |
- Çok erken döndü belki de. - Dalga mı geçiyorsun? | Open Subtitles | ربمَا سيعاود قريبًا - هل تمازحينني؟ |
belki konuşmanın bir kopyası falan. | Open Subtitles | ربمَا نُسخه من المُكالمَات. |
belki Eylül ayında bir gün? | Open Subtitles | ربمَا يوماً ما في "سبتمبر" |