Bu cinsel suçlunun evinde on dört yaşında kız olduğuna dair ihbar aldım. | Open Subtitles | لديّ معلمواتِ لهذا المُعتدي الجنسي، لديه فتاة ذي أربعة عشر ربيعًا في منزله |
İlk hastanın beş aile üyesi, iki doktor, iki hemşire ve şu an belirtileri göstermeyen 11 yaşında bir çocuk. | Open Subtitles | خمسة أفراد من عائلة المريض الحامل للفيروس، طبيبين، مُمرّضتين، وطفلة ذات 11 ربيعًا تحمل أعراضًا حديثة |
Yukarı Doğu Yakası'ndan 21 yaşında normal bir öğrenci bunu nasıl halletmiş olabilir? | Open Subtitles | كيف يمكن لطالبة ذات واحد وعشرين ربيعًا من جامعة الـ"ايست سايد" أن تقوم بهذا؟ |
'Benim 21 yaşında, hayatla ilgili hiçbir fikri olmayan sevgili yavrum bu idealist ile evleniyor' diye düşündüm. | Open Subtitles | ظننت بأن إبنتي العزيزة ذات الـ21 ربيعًا والتي لا تعرف شيء عن الحياة، موشكة على ربط مصيرها بهذا... |
On üç yaşında bir kızın var. | Open Subtitles | لديك ابنة ذات الثلاثة عشر ربيعًا. |
Başka bir kız daha olduğunu duydum. Evet, 20 yaşında üniversite öğrencisi. | Open Subtitles | أجل، طالبة كلية تبلغ 20 ربيعًا. |
Sayid Nassir'in cesedini incelemeye devam ediyorum. 22 yaşında. | Open Subtitles | متابعة وفاة (سعيد ناصر) ذو الـ22 ربيعًا. |