| Rütbesi indirilmiş ve şimdi birinci sınıf bir alayda, albay, öyle mi? | Open Subtitles | تجرد من رتبته و هو الآن عقيد و معه فوج من الدرجة الأولى |
| Ama askeri okulda 30 yıldan sonra Rütbesi onbaşıya çıkartılır. | Open Subtitles | لكن بعد 30 سنة الطالب العسكري رتبته إلى عريف |
| Rütbesi yeni düşürülmüş devriye memurunu sorduğum zaman ileri çıkmanı beklerim. | Open Subtitles | عندما أستدعي شرطة دورية أُنزلت رتبته حديثا، سأتوقع منك أن تكون في المقدمة. |
| - Ajansa katıldığında Rütbesini bırakmadı mı? | Open Subtitles | لم يستسلم عن رتبته عندما أصبح من الوكالة؟ |
| Suçu kabul edersin, rütbe ve maaş kaybıyla birlikte 30 gün hapis öneririm. | Open Subtitles | إن اتضح أنه مذنب فسأقترح سجنه 30 يوم بالسفينة الحربية مع تجريده من رتبته و دفع غرامة |
| Birincisi,hangi üniformada, rütbede olursa olsun, kimseye güvenme, eğer şahsen tanımıyorsan. | Open Subtitles | أولاً : لا تثق بأحد ..... مهما كان زيه أو رتبته |
| Bir daha bir subay görürsen, rütbesinden tanırsın, ve o da kazaren canını yakmaz. | Open Subtitles | المره القادمه عندما ترى ضابط جيش فعليك ان تتحقق من رتبته ومن انه لن يتبول فجأءه فيصيبك باذى |
| Hepimiz kötü şeyler yaptığı için Rütbesi düşürüldü sanıyorduk. | Open Subtitles | و تلك الابتسامة التى لا تفارقه. كلنا أفترضنا أنه قام بفعل شيء سيء جداً ليتم تخفيض رتبته |
| Çıt kırıldım olabilir ama kesinlikle Rütbesi düşürülmedi. Aslına bakarsan şu ana dek çalıştığım en iyi ajan. | Open Subtitles | قد يكون وسيماً, ولكن بكل تأكيد لم يتم تخفيض رتبته. |
| Patronu dedi ki, Rütbesi düşürülmemiş ve gitmesine üzülmüş ama yalan söylüyor. | Open Subtitles | اوه. حسنا,رئيسه قال أنه لم يتم تخفيض رتبته و أنه كره رؤيته يغادر ولكنه كان يكذب |
| Jack uluslararası ünü ve Rütbesi yüzünden istisna. | Open Subtitles | جاك استثناء نادر بسبب سمعته الدولية و رتبته |
| Onu adı değil o, basit şey. Rütbesi. | Open Subtitles | هذا ليس اسمه أيتها الساذجة إنها رتبته |
| Üniforması ve Rütbesi için bir yüz karasıydı. | Open Subtitles | عار على زيّه العسكرية وعلى رتبته |
| Albay Robert Watts Rütbesini UNSC'de kazandı. | Open Subtitles | العقيد روبرت واتس أخذ رتبته في مركز الإتحاد الفضائي |
| Rütbesini indirdim. Düşük melek yapmıştım onu. | Open Subtitles | أنا رتبته له، جعلته إلى ملاك أقل. |
| Rütbesini ve isimliğini görebiliyorum. | Open Subtitles | انا ارى رتبته واشاهد شارته |
| Filo komutanı olduğunu gösteren 4 yıldızlı rütbe ve işaretleri söküp attı. | Open Subtitles | و قام بنزع كتافات ردائه... العسكرى ذات النجوم الأربعه و التى كانت تشير إلى رتبته و مكانته كقائد أعلى لأسطول المحيط الهادئ |
| Birincisi, hangi üniformada, rütbede olursa olsun, kimseye güvenme eğer şahsen tanımıyorsan. | Open Subtitles | أولاً : لا تثق بأحد ..... مهما كان زيه أو رتبته |
| Çünkü Clouseau adında aptal bir salak rütbesinden olurken tahkikatını ben devralacağım. | Open Subtitles | لأن أحمقاً غبياً اسمه كلوزو سوف يجرد من رتبته |
| Komutanlıktan alınacağını hissetmiş olmalı ki, geri geldiğinde iki yıldızlı tuğamiral rütbeleri takılıydı. | Open Subtitles | سيغادره و قد فقد قيادته للقاعده... و بالفعل فقد فيما بعد نجمتين من رتبته... |
| Elleri bağlı şekilde, sorgu için bakanlığa getirilecektir.. | Open Subtitles | الآن أجرّده من رتبته وعمله، ثم سيمثُل للتحقيق. |
| Babam Savunma Bakanlığı'nda yüksek rütbeli birisidir, ondan bu işlerden iyi anlarım. | Open Subtitles | أبي رتبته عالية في "مكتب الحرب" لذلك أنا أعرف حول هذه الأشياء. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 