Koca dünyada cesur tek bir adam yok mu? | Open Subtitles | لا يوجد رجل لديه الشجاعة في جميع أنحاء العالم ؟ |
Bir kutu kibriti olan bir adam, sigarasını yakmak için neden bir tane daha istesin? | Open Subtitles | لماذا يقوم رجل لديه علبة ثقاب كاملة بطلب واحدة أخرى ليشعل سيجارته؟ |
Bu gerçekten dikkate değer. Karşımda net bir şekilde yeme problemi olan bir adam var ve acayip saç stilli bir kadın... | Open Subtitles | هذا مدهش بالفعل ، لدينا هنا رجل لديه إضطراب واضح بالأكل |
İş dünyasında gizli bir iş bulduğunda o listedeki her maddeye uyan bir erkek bulacaksın. | Open Subtitles | و عندما تملكين وظيفة متخفية في عالم الأعمال و ستعثرين على رجل لديه كل شيء على اللائحة |
Ben karaborsacı değilim. 200 arkadaşı tarafından ekilmiş bir adamım. | Open Subtitles | أنا لست بائع غير تذاكر غير قانوني أنا رجل لديه 200 صديق ، لم يتمكنوا من الحضور |
Kötü bir ruhla uğraşmıyoruz. Geri dönüş adresi olan bir adamla uğraşıyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نتعامل مع روحٍ شرّيرة، بل مع رجل لديه عنوان مُرسل. |
Böyle bir koleksiyonu olan adam, savaş meydanına adımını atmamıştır. | Open Subtitles | أي رجل لديه مجموعة كهذه لم تطأ قدمه ساحة المعركة |
Hiç birşey istemeyen bir adama hediye almak herşeyi olan adama hediye almaktan daha zormuş. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الأصعب من العثور على هدية رجل لديه كلّ شيء هو العثور على هديّة رجل لا يريد شيئاً |
Gece görüş dürbünü olan birine mi güveniyorsun? | Open Subtitles | هل تثقين بكلمة رجل لديه نظارة للرؤية الليلية ؟ |
Bende ruh var! Ruhu olan birini yok edemezsin! | Open Subtitles | انا عندي روح يا رجل لا يمكنك القضاء علي رجل لديه روح |
Taktik kitabı olan biriyle beraber olamam. | Open Subtitles | أنت تجعليني أحتاج أن أصبح رجل أفضل لا أستطيع البقاء مع رجل لديه كتاب لطرق الخدع |
Tüm zamanların en pahalı hilesinde sizi ve hepimizi piyon olarak kullanabilecek kapasitede bir adam? | Open Subtitles | رجل لديه الوسائل و الدوافع ليلعب بك و بنا كبيادق فى أكثر خدعة حدثت فى التاريخ |
14. ve 7. Boğazına ilmik geçirmiş bir adam ve asılabileceği bir şey yok. | Open Subtitles | تقاطع شارع 14 وشارع 7 رجل لديه مشنقة حول رقبته ولا يوجد شىء يوقفه |
Evet, tonla borcu olan bir adam var düzenli bir iş geçmişi yok, evi ipotek altında. | Open Subtitles | نعم، لدى رجل لديه طن من الديون تاريخ عمل متقطع، منزله مرهون |
Kalp krizi geçiren bir adam var. Kalp krizi için aradınız. | Open Subtitles | بل رجل لديه نوبة قلبيّة لقد إتّصلتم بشأن نوبة قلبيّة |
Sadakat soylu bir şey, ama yanlış tarafa olan sadakat, bir erkek ve çocuğu için trajedi olur. | Open Subtitles | الولاء صفةٌ حميدة لكن الولاء الخاطئ من رجل لديه أطفال فهذه مأساة |
Yapma, kaslı herhangi bir erkek, popona bakmaktan gözlerini alamaz. | Open Subtitles | بحقك، أيّ رجل لديه عضلات، سوف يهتم بتمرين جسده أكثر منك. |
Ayrıca gururlu bir adamım. Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أنني رجل لديه كبرياء ، أنتِ تعلمين ذلك |
Kendisi yakın zamanda benden ayrıldı çünkü hayalleri ve arabası olan bir adamla birlikte olmak istiyordu. | Open Subtitles | لقد قطعت علاقتها بي مؤخرا لأنها ارادت أن تصبح مع رجل لديه حلم و سيارة |
Dokuzuncu sınıftan beri çakma mohawk'ı olan adam söylüyor bunu. | Open Subtitles | هذا يأتي من رجل لديه عرف الديك منذ الصف التاسع ؟ |
Ama her şeyi olan adama ne teklif edebilirim ki? | Open Subtitles | إلى العمل كما تريدونه أنتم ... ولكن ماذا أعرض على رجل لديه كل شيء؟ |
İçinde bir paket var, bana bir alet verecek olan birine götürmem gerekiyordu. | Open Subtitles | توجد عبوة بها يُفترض أن اخذها إلى رجل لديه شىء يخصنى |
Sonra dehşet bir kalbi olan birini buldular. | Open Subtitles | ولكنهم كانوا كثيرين لكن ليسوا بتلك القوة وهناك رجل لديه قلب قوي جدآ |
Ayrıca, bir keresinde kendi karınca çiftliği olan biriyle buluştum. | Open Subtitles | ومرّة و اعدت رجل لديه نمل مزرعته |
İsraf edecek o kadar parası olan biri, niye araba çalsın. | Open Subtitles | لماذا رجل لديه هذا القدر من المال لإحراقه يحتاج سرقة سيارة ؟ |
Gerçeği bilmeye hakkı olan bir adamın saygınlığını bozmamın istenmesinden hoşlanmadım. | Open Subtitles | أنا لا أحب أن أطالب بتشويه سمعة رجل لديه كل الحق في إرادته للحقيقه |