gezi için gidiyorlardı. | Open Subtitles | كانوا في الطريق إلى باريس في رحلة ميدانية |
Çocuklar için ufak bir gezi planladım ve seni orada görmek isteriz, koç. | Open Subtitles | لقد رتبت رحلة ميدانية للشباب ونود أن نراك هناك أيها المدرب |
Because eğer geziye gidersen ben gitmeyeceğim. | Open Subtitles | لأنه إذا ذهبت في رحلة ميدانية انا لست كذلك. |
Okul gezisi sırasında çocuklar bu sabah bunu bulmuş. | Open Subtitles | أطفال في رحلة ميدانية عثروا على هذهـ صباح اليوم |
Mojom çalışıyor, ve okul gezisine gidiyoruz bu öğlen. | Open Subtitles | ازدادت ثقتي بنفسي ولدينا رحلة ميدانية هذا المساء |
Seth'in çıkması gerekiyor. Ufak bir gezintiye çıkacak. | Open Subtitles | سيث يجب أن يُعذر فهو ذاهب في رحلة ميدانية |
Okul gezisindeymiş gibi olmandan hala hoşlanıyorum. | Open Subtitles | حسنا, انا لا زلت اقدر عناقك .كل الدراسة, رحلة ميدانية مهتزة |
Brooke, Kelly ve ben birkaç günlüğüne gezmeye gidiyoruz, ...mezuniyetten önceki son maceramız gibi. | Open Subtitles | بروك, وكيلي وانا سننطلق في رحلة ميدانية لعدة ايام نوعا ما نغامرة ما قبل التخرج |
Akvaryuma yapılacak büyük bir gezi düzenlemeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول تنظيم رحلة ميدانية كبيرة الى مربى الأسماك |
Kaji sınıf için sosyal gezi mi ayarlamış? | Open Subtitles | والدراسات رحلة ميدانية الاجتماعية؟ في كاجي تأخذك؟ |
Del Muniz burada bir okul otobüsü görüyor, belki bir gezi otobüsü ya da başka birşey | Open Subtitles | ديل مونيز يرى حافلة هنا من قبل المدرسة , ربما انها رحلة ميدانية أو شيء من هذا. |
Sınıfça bir geziye gidecektik. | Open Subtitles | كان من المفترض صفي ان يذهب الى رحلة ميدانية |
Orkestrayı geziye getirdim. | Open Subtitles | حسناً ، لقد أخذت الفرقة الموسيقية من أجل رحلة ميدانية ، كما تعرف |
geziye eşlik etmeye karar verince izin alabilirim diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | فكرت عندما ألتزم بمرافقة رحلة ميدانية أود أن أكون قادر على أخذ اليوم عطلة |
Ne zaman okul gezisi için bir veliye ihtiyacımız olsa, kanser oluyordu. | Open Subtitles | لقد كانت تتظاهر بأنها مريضة بالسرطان كلما كان يحين وقت جمع المال من الأهالي لأجل رحلة ميدانية |
Okul gezisi sırasında çocuklar bu sabah bunu bulmuş. | Open Subtitles | أطفال في رحلة ميدانية عثروا على هذهـ صباح اليوم |
Washington'da, bir arazi gezisine eşlik ediyor. | Open Subtitles | انهافيالعاصمة, انها مرافقة في رحلة ميدانية |
Lisede okul gezisine gitmiştik, ama yine de oldukça ürkütücüydü. | Open Subtitles | خلال رحلة ميدانية في الثانوية بالرغممنذلككان الأمر.. مخيفاً |
Seth'in çıkması gerekiyor. Ufak bir gezintiye çıkacak. | Open Subtitles | سيث يجب أن يُعذر فهو ذاهب في رحلة ميدانية |
Galiba Heykel Bahçeleri'nde bir gezintiye çıkacağız. | Open Subtitles | الآن، يبدو أننا ذاهبون في رحلة ميدانية إلى حدائق النحت |
Tüm çalışanlar bir şirket gezisindeymiş. | Open Subtitles | جميع موظفين الشركة كانوا في رحلة ميدانية. |
Rachel bir akvaryum gezisindeymiş. | Open Subtitles | من راشيل في رحلة ميدانية إلى حوض للماء. |
Brooke, Polly ve ben birkaç günlüğüne gezmeye gidiyoruz, ...mezuniyetimizden önce küçük bir macera... | Open Subtitles | بروك, بولي, و انا سننطلق في رحلة ميدانية لعدة ايام نوعا ما اخر رحلة قبل التخرج |