Selam. Mesajını aldım. Haklısın. | Open Subtitles | مرحباً, لقد تلقّيت رسالتكِ, انتِ محقة, علينا ان نتحدّث. |
Geçen sene senin Mesajını kullandık. Bu sene benimkini kullanacağız. | Open Subtitles | السنة الماضية, استخدمنا رسالتكِ المرحة, هذه السنة سنستخدم رسالتي. |
Mesajını aldım ve yola çıktım, tamam mı? | Open Subtitles | وصلتني رسالتكِ ، وأنا في طريقي إلى هناك ، حسناً ؟ |
Doktor Mektubunu okumama izin verdi. Bence gerçekten iyiydi. | Open Subtitles | أتعلمين، الطبيب سمح لي أن أقرأ رسالتكِ أعتقد أنها كانت جيدة حقاً |
Biliyor musunuz, dürüst olmak gerekirse beni iyi haber için mi yoksa kötü haber için mi çağırdığınızı anlamak için Mesajınızı belki beş kez dinledim. | Open Subtitles | اتعلمين ، لأكون صادقة فقد سمعتُ رسالتكِ خمس مرات تقريبًا محاولةً معرفة ان طلبكِ لي سيحمل اخبارًا سعيدة او حزينة |
Çektiğin mesajın tonundan bu sabah işlerin iyi gitmediğini mi anlayayım? | Open Subtitles | لقد فهمتُ من مضمون رسالتكِ أنّ الأمور ليست على ما يرام هذا الصباح؟ |
Mesajını aldım. "Acil" yazıyordu. Neler oluyor? | Open Subtitles | وصلتني رسالتكِ القصيرة مكتوب بأنّ الأمر طارئ، ما الذي يجري؟ |
Mesajını aldım. Pasaportunla her şey yolunda gitti mi? | Open Subtitles | تلقيتُ رسالتكِ أسارت الأمور بشكل جيّد مع جواز سفركِ؟ |
Selam. Mesajını aldım. Ve bir piliç arıyoruz sanmıştım. | Open Subtitles | مرحبًا، لقد تلقيت رسالتكِ وظننت أننا نبحث عن فتاة |
Mesajını aldım. Her şey yolunda mı? | Open Subtitles | مرحبًا، لقد استلمت رسالتكِ هل كل شيء على ما يرام؟ |
- Hayatta olduğunu biliyor, Mesajını almış. | Open Subtitles | هُو يعلم أنّكِ على قيد الحياة، فقد استلم رسالتكِ. |
Merhaba, Mesajını aldım. Seni bu gece arayacağım. | Open Subtitles | مرحباً، تلقيت رسالتكِ سأتصل بكِ الليلة |
Mesajını aldım. Rachel Turner'ın dairesinden gelen örneklere ait sonuçlar çıkmış. | Open Subtitles | لقد وصلتني رسالتكِ ، نتائج عينة منزل "راتشيل ترنر"؟ |
Mesajını aldım. Sesin biraz tuhaftı. | Open Subtitles | لقد استلمت رسالتكِ بدا صوتكِ غريباً |
Arkadaşlarla dışarıdaydım, Mesajını alır almaz geldim. | Open Subtitles | لقد جئت حالما حصلت على رسالتكِ |
Sonunda o salakça Mesajını aldım. | Open Subtitles | فقد تلقيت رسالتكِ السخيفة في النهاية |
Mesajını aldım. Destek yolda. | Open Subtitles | لقد واتتنا رسالتكِ و الدعم في الطريق |
Sevgili anne babam ve kardeşlerim ile ilgili Mektubunu aldım. | Open Subtitles | امي العزيزه لقد استلمت رسالتكِ بشأن ابي واخوتي |
Hoşça kal. Mesajınızı aldım. Neyi kutluyoruz? | Open Subtitles | مع السلامه حصلت على رسالتكِ نحن بماذا نحتفل؟ |
Bekle, mesajın gelmemişti. | Open Subtitles | انتظري ، لقد تم اعتراض رسالتكِ. |
Sandviç ekmeğindeki sert yerleri koparmazsın. Onlar mesajı alır. | Open Subtitles | أتركي فتات خبز فوق الشطائر و سوف يفهمون رسالتكِ |
Mesajında, doldurulması gereken bir oyuğunun olduğunu söylüyordun? | Open Subtitles | رسالتكِ تقول أن لديكِ تجويفاً يحتاج إلى الحشو ؟ |
Notunu aldım. Ne ima ettiğini de anladım. | Open Subtitles | وصلتني رسالتكِ أنا أستطيع القراءة بين السطور |
Saygılarımı ve Mektubunuz için teşekkürlerimi sunmaya geldim. | Open Subtitles | اتيت لتقديم إحترامي و لأشكركِ على رسالتكِ. |
Eğer tezini bitirmeye karar verirsen yardım etmekten memnuniyet duyarım. | Open Subtitles | إن قررتي إنهاء رسالتكِ الجامعية سأكون سعيد لمساعدتكِ |
Beni görmek istediğini yazdığın mesajı yeni gördüm. | Open Subtitles | تلقيت رسالتكِ بأنكِ تودي مقابلتي |