senin ihtiyarın bir saç tetiği vardı ama o kurşunları saldı . | Open Subtitles | ،كان عند والدك مسدس .ولكن رصاصاته تخطئ بإستمرار |
Troy Webster'e gelirsek, kurşunları boşa harcamış olabilirler. | Open Subtitles | أما بالنسبة لـ(تروي ويبستر)، فمطلق النار يمكن أنذه قد أهدر رصاصاته. |
Sonra kurşunların nereye gittiğini anladı. | Open Subtitles | من ثم حسب جميع رصاصاته ، فتم إخراج (هاري) مجددا |
Biri bana Nick Vera'nın kim olduğunu ve ve oğlumu öldüren kurşunların neden onun CIA'e kayıtlı silahından olduğunu açıklasın. | Open Subtitles | شخص ما يخبرني من هو (نيك فيرا)؟ وسبب وجود رصاصاته من سلاح مستخدم من وكالة (اسي اي اي) وجدت في ابني؟ |
- Lawton kurar ile buluyor mermilerini. - Adamlarına kevlar giymelerini söyle. | Open Subtitles | (''لاوتون) يُسمم رصاصاته بالـ ''كوراري ''أخبر رجالكَ بارتداء ألياف الـ ''كيفلر |
Bırak kendi mermilerini kendi alsın. | Open Subtitles | دعه يحصل على رصاصاته اللعينة |
Kurşunlar da kovanlar da yok. Katil, kurşunlarını bu ağaç dalından çıkaracak kadar ileri gitmiş yani. | Open Subtitles | ولقد تمادى القاتل وأخرج رصاصاته من غصن تلك الشجرة هناك. |
Jakes kurşunlarını geri aldı. | Open Subtitles | جاكس استعاد رصاصاته |