Öyleyse burada- New York'da- Amerikalı arkadaşlarım bize Amerikayı yeniden harika yapmamız için yardım etmenizde ısrar ediyorum. | TED | لذا هنا في نيويرك، أنا أحثكم، رفاقي الأمريكيين، على مساعدتنا لجعل أمريكا عظيمة مرة أخرى. |
Poker arkadaşlarım oynadıkları ellerle ilgili blöfler yapıyor olabilirlerdi; ama toplumsal inançlarıyla ilgili blöfler yapmıyorlardı. | TED | كان رفاقي في لعبة البوكر يخادعون ويكذبون بشأن الأوراق التي يملكونها ولكنهم كانوا صريحين بشأن معتقداتهم الاجتماعية. |
Bir sürü Amerikan tankı kükreyerek geliyor ağaçları deviriyorlar, arkadaşlarımı altına alıp eziyorlar. | Open Subtitles | جاءت الكثير من الدبابات الامريكية تتجول بصخب شديد كسر الأشجار ودهست رفاقي |
Bu şekilde gelmeye devam edersen, çocuklar bana bayıldığını düşünecek. | Open Subtitles | لو واصلت الظهور عليّ هكذا، فإنّ رفاقي سيعتقدون أنّك تعشقني. |
Bunlar Barış Gücü'nden dostlarım. Ralph Owens ve Li'iBoy. Bu da Hal Larson. | Open Subtitles | هؤلاء رفاقي في قوات حفظ السلام رالف أوينز ولي بوي وهذا هال لارسين |
arkadaşlarımın babaları kefaret ödediler. Ben iki gün hapiste yattım. | Open Subtitles | آباء رفاقي أخرجوهم بكفالة وتركني في السجن ليومين |
arkadaşlarım o kadar mutlu ki kendilerini öldürüyorlar. | Open Subtitles | رفاقي بغاية السعادة لدرجة أنهم يقتلون أنفسهم. |
Koşmaya başla. arkadaşlarım susadı. | Open Subtitles | ابدأ في تعبئة الكؤوس رفاقي يشعرون بالعطش |
Ve umarım benim öğrenci arkadaşlarım da bu davayla ilgilenmezler. Hoşça kalın. | Open Subtitles | و أمل من رفاقي الطلاب أن لا يقوموا بذلك أيضاً، وداعاً |
Hey çocuklar, yardımları olur diye, bando ekibindeki arkadaşlarımı getirdim. | Open Subtitles | مرحبا يااطفال, لقد احضرت رفاقي النحاسيين معي اعتقد ربما سيساعدوننا للخروج قليلا |
Evet, ama Pazar günleri uzanıp arkadaşlarımı çağırıp, birkaç bira içebiliriz. | Open Subtitles | نعم، ولكن يمكنني الاستلقاء في أيام الآحاد، وأدعو رفاقي للمجيء لاحتساء بعض الجعة |
Diğer çocuklar da istemiyor. Kız arkadaşım da kesinlikle seni istemiyor. | Open Subtitles | رفاقي لا يريدونك , و صديقتي بالتأكيد لا تريدك |
Haksız mıyım savaş taraftarı dostlarım? | Open Subtitles | لتشويه سمعة الناس أليس كذلك يا رفاقي من مؤيدي الحرب؟ |
Soruları hazırlayan... arkadaşlarımın söylediğine göre sorular zormuş. | Open Subtitles | وقد أكّد لي رفاقي في دائرة المعارف أنّهم أحضروا لي أسئلةً صعبةً جداً |
Ev arkadaşlarımla birlikte yeni bir İnternet sitesi açıyoruz. | Open Subtitles | أنا و رفاقي بدأنا سنبدأ موقع على الانترنت |
yoldaşlar bir tilki tavuklarınızı çalsaydı tilkiyi gördüğü için domuzunuzu keser miydiniz? | Open Subtitles | رفاقي... اذا ثعلب سرق دجاجك ، هل ستذبح خنزيرك لأنه رأى الثعلب؟ |
Adamlarım var. Üçlü. Bizi duymuşsundur. | Open Subtitles | لقد كان لديّ رفاقي , الثلاثي صحيح , لقد سمعت بنا |
Üzgünüm, arkadaşlar; ama Portekizliler geliyor. | Open Subtitles | أنا آسف يا رفاقي ولكن البرتغاليون قادمون |
Bazı Yoldaşlarım ve ben, başka bir askeri darbe düzenledik, ama bu seferki, kendi devlet başkanımıza ve komutanımıza karşıydı. | TED | نظمت مع بعض رفاقي في السلاح إنقلابًا آخر، وهذه المرة ضد رئيسنا والقائد الأعلى للقوات العسكرية. |
Her gün, dostlarımın ağzına beni sakız ettiğinizin farkına varmalısınız. | Open Subtitles | كل يوم علي أن اتعامل مع رفاقي وهم يستهزئون بي |
arkadaşlarıma ve East Blue'ya dokunma artık! | Open Subtitles | لا تؤذي رفاقي او الازرق الشرقي اكثر من ذلك |
Tüm saygımla efendim, bu konuda kayıtsız şartsız sorumluluğu üstlenmeden bana kendi adamlarımı vurmayı emretmeye hakkınız yok. | Open Subtitles | بكُلّ الإحترام، لَيْسَ لَكَ حقُّ أن تامرني بقَتْل رفاقي مالم تكن مستعدا لتَحَمُّل المسؤوليةِ الكاملةِ عن هذا. |
Evet, eğer olup biten buysa, bu bana hiç uymuyor dostlarıma da öyle. | Open Subtitles | الأمور بتلك الطريقه لاتنفع معي و لا تنفع مع رفاقي |