Onu izlemek için ensesine bir çip yerleştirdiler. | Open Subtitles | وضعوا رقاقة في الظهر رقبتها لمراقبتها. |
Omzumda bir çip var ve kaybedecek hiçbir şeyim yok. | Open Subtitles | لديّ رقاقة في كتفي و لا شيئ لأخسره. |
Ve evrensel bir danışma firmasına gittiğinizde, kafanıza bir çip takıyorlar, bir anda "Accenture'yi seviyorum. Accenture'yi seviyorum. | TED | و هل تعلم عندما تعمل في شركة إستشارية عالمية، إنهم يزرعون رقاقة في رأسك، و يصبح المرء هكذا، "أحب أكسنتيور.أحب أكسنتيور.أحب عملي.أحب أكسنتيور" |
Başına yerleştirilen bir çip var. | Open Subtitles | كانت تُوجد رقاقة في رأسك |
Joe'nin ensesinde bir çip var. | Open Subtitles | جو حصلت على رقاقة في عنقه. |
Qualia kafalarına bir çip yerleştirdi. Zihinlerini kalıcı olarak yok ediyor. | Open Subtitles | زرعت شركة (كواليا) رقاقة في رأسيهما لتدمير عقليهما بشكل دائم |
Kafalarında bir çip var. | Open Subtitles | -هناك رقاقة في رأسهم |
S.H.I.E.L.D. koluna bir çip yerleştirdi. | Open Subtitles | عبقري. (شيلد) زرعت رقاقة في ذراعه. |