Doruk noktasi ise, midene bir tekme yemek ve sonra "mod" gubresiyle dolu bir havuza dusmek gibidir. | Open Subtitles | لحظة نهاية الاتصال الجنسي كانه قد تم ركلك في معدتك ثم السقوط في حمام سباحة مليء بقاذورات المود |
Kasıklarına içeriden tekme atabilecek bir adamı sinirlendirmek istemezsin! | Open Subtitles | من الأفضل ألا تغضب رجلاً يمكنه ركلك من الداخل |
Geçmiş senin kıçına sonsuza kadar tekmeyi bastı. Katılıyor musun? | Open Subtitles | أنت باستمرار يتم ركلك على مؤخرتك من قِبَل المستقبل، أتفهمني؟ |
Anlatmak ister misin yoksa böyle birisi çüküne tekmeyi yapıştırmış gibi somurtup duracak mısın? | Open Subtitles | أقصد هل تريد التحدث عن الأمر أم ستظل محبطاً كأن أحدهم ركلك برحمك؟ |
Ondan söz etmiyorum, daha önce oldu bu, seni tekmeleyen oydu. | Open Subtitles | لا, أقصد الشخص الذي ركلك قبل ذلك |
Pekâla seni otelimden atmamam için neden bana bir sebep vermiyorsun? | Open Subtitles | لما لا تعطيني مبررا واحدا يمنعني من ركلك خارج المكان ؟ |
Derler ki; bir katır size tekme atma ayrıcalığına sahip olmak için istekli ve sabırlı bir şekilde yıllar boyu çalışır. | Open Subtitles | يقولون أن بغل مع عمل 10 سنوات برغبة وصبر مقابل إمتياز ركلك مرةً واحدة |
Dizlerim, sana tekme atmamı sağlayacak kadar iyi durumda. | Open Subtitles | استطيع حتى ركلك على منطقتك الحساسة ان حاولت مساعدتي |
Daha önce sizin mücevherlere tekme attığım için üzgünüm. | Open Subtitles | أسفه على ركلك في مكان جوهرة العائلة |
Testisin olsaydı, o bölgene öyle bir tekme atardım ki. | Open Subtitles | يا صاح, يجب عليك ركلك أينما كانت خصيتاك |
Kıçına tekmeyi basmak zevkli olacak. Hep hayal etmiştim. | Open Subtitles | سيسعدني ركلك ، إني أحب هذا |
- Nasıl tekmeyi yedin? | Open Subtitles | كيف تم ركلك خارجًا ؟ وممن ؟ |
Lucky'di tekmeleyen. | Open Subtitles | (لاكي) هو من ركلك |
Pekâla seni otelimden atmamam için neden bana bir sebep vermiyorsun? | Open Subtitles | لما لا تعطيني مبررا واحدا يمنعني من ركلك خارج المكان ؟ |