Binaya girmek için giriş kodunu aldık ama her noktada göz tarayıcıları varmış. | Open Subtitles | لدينا رمزه للولوج إلى المبني، لكن هنالك ماسحات بصريّة في عند كلّ نقطة. |
Davros, Dalekleri kendinden yarattığını söyledi. Genetik kodunu ırkın tamamına yerleştirmiş. | Open Subtitles | لقد بنى (دافروس) هؤلاء (الداليكس) من جسده يجري رمزه الجيني في السلالة بأكملها |
- Beni kodunu ve fikrini çalmakla suçluyor. | Open Subtitles | يتهمني بسرقة رمزه افكاره |
100 yıl boyunca güneş yüzü görmedim, acımdan zevk aldı, ne zaman aynaya baksam onun sembolünü görmek zorunda kalıyorum ve bu beni kahrediyor. | Open Subtitles | لم أرى الشمس لمدة قرن كان يتمادى فى تأليمي وكل مرة أنظر للمرآة ، أرى رمزه ، وذلك يقتلني |
Dediğim gibi, Tomas kendi sembolünü kendisi seçmişti. | Open Subtitles | كما قلت، (توماس) اختار رمزه. |