Kongre lideri sahneye geldi ve şunları söyledi: "Professor Romer, konuşmanız için çok teşekkür ederiz, ama belki TED konuşmanızı izleyebiliriz. | TED | رئيس البرلمان صعد الى المنصة وقال, "بروفسور رومر, اشكرك جدا على هذه المحاضرة, لكن ربما يمكننا مشاهدة تيد توك. |
Romer'ın üstün zekası bunun Io'nun Jüpiter etrafındaki yörüngesiyle alakalı olmadığını çok geçmeden farkına varacaktı. | Open Subtitles | الآن، كانت عبقرية "رومر" في إدراكه "أن الأمر لم يكن متعلقاً بمدار "آي أوه حول المشتري |
Rhumor, kendisini temel ihtiyaçlardan yoksun kişilere hayırseverlik yapmaya adamış ve kendi kendini yetiştirmiş bir milyarderdi. | Open Subtitles | رومر كان مليارديرا عصاميا وكان حبه للناس مركزا في بلده على حاجات المعدمين |
Bütün mal varlığını eşit olarak bölüştürüyor karısı Katherine Rhumor ilk karısı Gidge Brant çocukları Richard Rhumor ve Sage Rhumor arasında. | Open Subtitles | كل ممتلكات حياته ستقسم بشكل متساوي (بين زوجته، (كاثرين رومر (وزوجته الأولى (جيدج برانت |
Şu an hedefimiz Scott Roemer'a son model bir projeksiyondan bakıyorsunuz. | Open Subtitles | حالياً أنتم تنظرون لهدفنا، (سكوت رومر)، على نظام عارض الفيديو الحديث. |
Scott Roemer. Global Transit Hava Yolları'nın sahibi. | Open Subtitles | (سكوت رومر)، مالك طيران (غلوبال ترانسيت). |
Ama değerli Rumer Willis tarafından yapılmış olan bu anıt sayesinde onların ne kadar yanıldıklarını bir kez daha kanıtlayacağız. | Open Subtitles | ولكن مع هذا النصب التذكاري لأبطال أمتنا منحوتة من قبل رومر ويلس، نحن سوف نقوم بإظهار كم هم على خطأ |
Rohmer'i sevmek zorunda değilim. | Open Subtitles | لستُ مضطرة أن أتقبل (رومر), نحن في بلد ديمقراطي *رومر: |
Böylece Romer ışığın bir anda yol almadığını keşfetti. | Open Subtitles | لذلك ادرك "رومر" أن الضوء لا يسافر بشكل لحظيّ |
Romer'ın farkına vardığı şey Dünya Jüpiter'e yakın bir konumda yörüngesindeyken o zaman Io beklenenden daha erken ortaya çıkıyordu. | Open Subtitles | ما لاحظه "رومر" هو أنه عندما تكون الأرض في موقع بحيث قريبة في مدارها من المشتري حينها يظهر "آي أوه" في قبل الوقت المتوقع فيه ظهوره |
Sonrasında, yıl geçtikçe ve Dünya güneşin çevresinde hareket ettikçe ve Jüpiter'den uzaklaştıkça Romer Io'nun beklenenden daha geç ortaya çıktığının farkına vardı. | Open Subtitles | بعدها، وبمرور السنة وحركة الأرض حول الشمس وتكون بعيدة عن المشتري "لاحظ "رومر" حينها أن "آي أوه يظهر متأخراً عن الوقت المتوقع فيه ظهوره |
Romer Jüpiter'den gelen ışığın Dünya'ya ulaşması için zamana ihtiyacı olduğunu fark etti, bu yüzden Dünya Jüpiter'den uzaktayken ışığın ulaşması daha fazla zaman alır ve bundan dolayı Io Jüpiter'in arkasından beklenenden daha geç ortaya çıkar. | Open Subtitles | ادرك "رومر" أن الضوء يستغرق وقتاً في رحلته من المشتري الى الأرض، لذلك عندما تكون الأرض بعيدة عن المشتري يستغرق الضوء وقتاً أطول في رحلته، ولأجل ذلك |
Bay Romer, İngiltere vatandaşlığına geçebileceğimi söylüyor. | Open Subtitles | السيد (رومر) يقول أنني أستطيع أن أصبح مواطنا بريطانيا. |
"Katherine Rhumor, yardımlaşma amaçlı olarak Will Travers ile zaman geçirirse, kendisi de yok edilecek." | Open Subtitles | "إذا قامت (كاثرين رومر) بقضاء مزيد من الوقت "رفقة (ويل ترافرز)، سنقضي عليها أيضًا" |
Katherine Rhumor, yardımlaşma amaçlı olarak Will Travers ile zaman geçirirse, Will yok edilecek. | Open Subtitles | إذا قضت (كاثرين رومر) المزيد (من الوقت مع (ويل ترافرز سيقضى عليه |
Üzgünüm, orası Bay Rhumor'un özel dosyaları için. | Open Subtitles | أنا آسف، تلك ملفات السيّد (رومر) السريّة |
Üzgünüm, onlar Bay Rhumor'un özel dosyaları. | Open Subtitles | أنا آسف، تلك ملفات السيّد (رومر) السريّة |
Bayan Rhumor, bazen böyle büyük evlerde gecenin bir yarısında, bazı sesler duyabilirsiniz. | Open Subtitles | أحيانًا يا سيّدة (رومر)، في منازل ضخمة مثل هذه.. في منتصف اللّيل قد يسمع المرء أشياءً.. |
Üç yıl önce, Roemer tüm Amerikan çalışanlarını kovmuş ve Meksika'da uçak tamirhanesi açmış. | Open Subtitles | قبل ثلاث سنوات، طرد (رومر) جميع مُوظفيه الأمريكيين، وبعد ذلك أخرج صناعة طائراته إلى المكسيك. |
Roemer'ın kargo uçaklarından biri düşüp pilotun ve yardımcı pilotun ölümüne sebep olmuş. | Open Subtitles | عندما سقطت واحدة من طائرات الشحن الخاصّة بـ(رومر) من السماء، ممّا أسفرت عن قتل كلّ من الطيار ومُساعد الطيّار. |
Bu olayın Scott Roemer'ın yanına kalacağını anlayabiliyorum. | Open Subtitles | أفهم أنّ (سكوت رومر) سيفلت من العقاب. لا بأس. |
Tamam. Mia tatlım, telefon geldi. Rumer arıyor. | Open Subtitles | حبيبتي "ميا" ، مكالمه من "رومر" |
Edebiyat öğretiyorsun ve nasıl Rohmer'in filmlerini anlamazsın? | Open Subtitles | كيف لكِ أن تدرسي الأدب ولا تفهمين أفلام (رومر)؟ |