Hep keşiş gibi yaşamıyormuş. | Open Subtitles | مهلاً، إنّها لم تعش حياتها بأكملها زاهدة |
Bu tanıdık geliyorsa durdur beni. Bir iyi kardeş, keşiş gibi yaşamaya kararlı. | Open Subtitles | قاطعني إن بدا ذلك هذا مألوفًا، أخت صالحة قررت العيش زاهدة |
Yani, yalın sofu imgeler değil. | Open Subtitles | -إذاً فهم ليسوا صوراً زاهدة ؟ -لا, على الإطلاق |
Artık bedenler yok sadece yalın sofu imgeler. | Open Subtitles | لا أجساد أخرى... لكن صور... طاهرة زاهدة" |
Ruhların tapınağı, artık bedenler yok sadece yalın sofu imgeler, saf düşüncelere kıyasla tenler, ağır, soluk... | Open Subtitles | "معبد الروح لا أجساد أخرى بل صور... طاهرة و زاهدة... |
Ruhların tapınağı, artık bedenler yok sadece yalın sofu imgeler. | Open Subtitles | لا أجساد أخرى... لكن صور طاهرة زاهدة" |