"زاويه" - ترجمة من عربي إلى تركي

• açısı
• açıdan
• köşesinde
• köşesine
• açıda

- Göğüs bölgesindeki hasarın açısı gösteriyor ki, aradığınız kişi kabaca 1.82 boyunda bir erkek.
حسنا,زاويه الضرر فى المنطقه الصدريه يشير الى أنكى تبحثين عن ذكر

Görünebilir çene çıkıntısı elmacık kemiğinin açısı ve belirlenmiş kurşun yaralarının kaynaması Booth'u doğruluyor ve bu kişi Hayes Flynn.
الفحص النظري ,لانزلاق الفك السفلي بالاقتران مع زاويه الوجني ولقد لاحظت مسبقا جروح ملتئمة نتيجه طلقات ناريه

Ya ceset 90 derecelik bir açıdan atıldıysa?
ماذا لو ان الجسم ألقي من زاويه 90 درجة ؟

Sokağın başına geçip tam şu açıdan restoranın içini çekiyorsun.
ستذهب لأخر الشارع وتحصل على زاويه أفضل من هناك

Aynıydı. Her köşesinde tehlike olan bir şehirden geldin.
نفس الشي بالضبط , آنك آتيت من المدينه حيث الخطر متواجد بكل زاويه

Aynıydı. Her köşesinde tehlike olan bir şehirden geldin.
نفس الشي بالضبط, آنك آتيت من المدينه حيث الخطر متواجد بكل زاويه

McLean'da Waverly ve Birch'in köşesine araba yerleştirildi.
حسناً , حصلنا على السياره واقفه بالقرب من زاويه يفرلي وبيرش هيل في ماكلين.

Hafif bir ezilme var ama kostofrenik açıda herhangi bir şey yok.
إنها كدمه خفيفة فقط لكن زاويه الحاجب الضلعي سليم

Sıcak hava balonunun yükseliş açısı saat 10:00'dan, 10:02'ye kadar 25 dereceden 60 dereceye çıkıyor.
زاويه مَيل المنطاد تتغير. من 25 درجة الساعة 10 صباحاً إلى 60 درجة الساعة 10 ودقيقتان.

Başlıktaki kurşun deliği, atış açısı.
ثقب الرصاصه فى الخوذه زاويه اطلاق النار

Yeni bir bakış açısı istedim.
انا اسألك من زاويه اخري.

Daha iyi açısı vardı. Üzgünüm.
كان لديه زاويه أفضل , أنا أسف

Farklı bir açıdan bakmanın yardım edebileceğini düşündüm.
أجل,بالضبط,لقد اعتقدت أن زاويه مختلفه قد تساعد

Giriş ve çıkış yaralarına göre oldukça dar bir açıdan vurulmuş.
و بالحكم على جروح الدخول و الخروج فانها من زاويه حاده للغايه

Her açıdan takip ediyoruz, evet.
تغطيه كل زاويه,أجل

Hayır! Hayır... Hayır, farklı bir açıdan bakmalıyım.
لا, علي النظر من زاويه أخرى

- Artık yeni bir çağdayız. - Polonya'nın her köşesinde McDonald's var.
نحن في حقبه زمنيه جديده مطاعم ماكدونالد موجوده في كل زاويه من بولاندا

Bunca zaman boyunca arkamda odanın köşesinde duruyormuş gibi.
كأنما كانت واقفه في زاويه الغرفه كل هذا الوقت

Aynen annenin o sokak köşesinde çalışması gibi.
مثل امك اللتي تعمل في زاويه ذلك الشارع . ( تقصد انها عاهره )

Temple ve Mercer'ın köşesine.
فى زاويه الكنيسه و ميرسر

- Girişin güney batı köşesine yanaşıyorum.
24 ؟ -اعود الى زاويه المدخل الرئيسى

Dik açıda değilse yanlış açıdadır.
اذا لم تكن زاويه صحيحه فهى زاويه خاطئه