Caribbean'da atlet ayağına sahip bir müşterim vardı. | Open Subtitles | كان لدى زبونه أصيبت بفطريات القدم فى الكاريبيان |
müşterim onları kendi müşterisine sattı, o da Alman Ordusuna satmış. | Open Subtitles | زبوني باعه الى زبونه الذي باعه للجيش الالماني |
Sonra bir bakmışım müşterisi gelmiş bir tomar para çıkarıp aletini gözüme sokuyordu. | Open Subtitles | قبل ان اعرفه زبونه تقدم نحوي و سحب رزمة من المال و رماها امامي |
Hatta haddinden daha değerli çünkü müşterisinin isteği doğrultusunda çeşitli rollere girebiliyor. | TED | وأكثر من ذلك، فهو يستطيع إتقان عدة أدوار، حسب احتياجات زبونه. |
müşteri ya da değişim için metre lazım? | Open Subtitles | اوه , زبونه او تريدين التغير من اجل مقابله؟ |
Gumbold Bern'den arayıp Müvekkilinin benimle görüşeceğini bildirdi. | Open Subtitles | جمبولد تكلم من بيرن ليقول بان زبونه وافق على رؤيتي |
müşterim bunları bir müşterisine satmış, o da Alman Ordusuna! | Open Subtitles | زبوني باعه الى زبونه الذي باعه للجيش الالماني |
Bir müşterim vardı ilgilenecek. | Open Subtitles | إلا أننى حصلت على زبونه لتغير مظهرها, إنها تحتاج إليه |
Sadece, bu son birkaç gün harika oldu, ama annen bir müşterim, veya bir müşterimdi. | Open Subtitles | انها فقط الايام الاخيره كانوا ممتازين ولكن والدتك زبونه او كانت زبونه |
Bir sürü sıkıntısı olan müşterim var bazılarınınki gerçekten saçlarıyla ilgili. | Open Subtitles | لدي زبونه لديها كل أنواع المشاكل.. و البعض من هذه المشاكل تختص بشعرها |
Tek müşterisi sen miydin? | Open Subtitles | كنت زبونه الوحيد ؟ |
Tek müşterisi sen miydin? | Open Subtitles | كنت زبونه الوحيد ؟ |
Bir barmen gelip en iyi müşterisine merhaba diyemez mi? | Open Subtitles | هل عامل البار لايستطيع القدوم إلى زبونه المفضل ويقول له: أهلا؟ |
Goodman tetikçi tutmak için müşterisinin parasını mı kullanmış yani? | Open Subtitles | اذا (غودمان) استخدم أموال زبونه من أجل توظيف قاتل مستأجر؟ |
Sence Manny müşterisinin lastiğe ateş etmeyi planladığını bilmiyor muydu? | Open Subtitles | ـ لا أعلم إلا تظنين بأن (ماني) كان يعلم أن زبونه كان يخطط لإطلاق النار على الإطار؟ |
Bir müşteri aradı bir arabayı yolundan çekmesini istedi. | Open Subtitles | و إتصلت به زبونه ليبعد سياره قديمه |
- müşteri geldi. Odama git. | Open Subtitles | زبونه ، فلتذهب لغرفتي |
Slovak'ın avukatı Bruce Cutler savunmasına göre Müvekkilinin davranışlarının temeli sorunlu bir çocukluk yaşamasına dayanıyormuş. | Open Subtitles | المحامي السلوفاكي بروس كلتر زعم بأن يجب أن نرجع اللوم علي الطفولة السيئة لأعمال زبونه |