Bahse girerim öyledir. Beyni ölmüş bir vericinin seninle konuştuğunu iddia ettiğini söyledi. | Open Subtitles | هو يقول أنك زعمت أن المتبرع بالعضو ذو الدماغ الميتة تحدث إليك,أهذا صحيح؟ |
Bulunduğu gün usturayla kestiğini iddia ettiği saçlardan bir teliydi. | Open Subtitles | إنه بعض من شعرها التي زعمت إنها قصته بماكينة الحلاقة |
Yine de efendinize sizin hakkınızda yalan söylediğini iddia ettiğiniz kişi için çalışmaya devam ediyordunuz? | Open Subtitles | لقد افترضت ان الكولونيل قد فصلك, ورغن هذا,استمريت فى عملك , فى خدمة السيدة التى زعمت انها كذبت بشأنك لسيدك ؟ |
Ve ne bir kamyonet ne de hızla geçen bir araç hırsızı yani davalının gördüğünü iddia ettiği hiçbir şeyi görmediniz. | Open Subtitles | ولم ترى أية شاحنة أو سارق سيارة مسرعا لا شيأ مما زعمت المدعى عليها أنها رأته |
Bu dava ile ilgili olarak vereceğinizi iddia ettiğiniz hassas bilgiler sebebiyle ofisi temizlettim. | Open Subtitles | أنا أخليت هذه الغرفة لأنك زعمت أن لديك معلومات حساسة وحيوية في هذه القضية |
Kavşak'ın güvenliği ile ilgili hayati bir bilgiye sahip olduğunu iddia ettiğini söyledim. | Open Subtitles | لقد قلت أنها زعمت بأن لديها معلومات مُهمة لحماية المـؤسسة. |
- Onu yarattığımı iddia etmemiştim. - Hayalindeki kız olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | بالتأكيد، زعمت بأني إخترعتها - قلت أنها كانت فتاه أحلامك - |
- Onu yarattığımı iddia etmemiştim. - Hayalindeki kız olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | بالتأكيد، زعمت بأني إخترعتها - قلت أنها كانت فتاه أحلامك - |
Colt'ta kaldı, çünkü ben annemle yaşamaya gitmiştim, ki kendisi köpeklere alerjisi olduğunu iddia ediyor. | Open Subtitles | في فترة الأنفصال لأنني ذهبت للعيش مع أمي التي زعمت ان لديها حساسية من الكلاب |
Muhbirinin, Pederle olduğunu iddia ettiği kıza gelirsek... | Open Subtitles | هذا الصباح. وهذه الفتاه التى تكون مٌخبرتك زعمت أنها كانت مع القس؟ |
Eşinize üç ceza puanı bildirgesi gönderilmiş ve eşinizin arabayı sizin kullandığınızı ağzından kaçırdığını iddia ediyormuş. | Open Subtitles | ثبت ثلاثة إشعارات عقوبة من ثلاث نقاط تم إرسالها لزوجتك ولقد زعمت زوراً انك أنت السائق |
Hepsi de düşünüp hissedebilen sentetiklerin olduğunu iddia etmen yüzünden. | Open Subtitles | كل ذلك بسبب أن زعمت أن هناك بعض الآلين يمكنهم أن يفكروا ويشعروا |
Dr. Brennan'ın ülkedeki en iyi adli tıpçı olduğu iddia ediliyor. | Open Subtitles | لقد زعمت دكتور برينان انها المحللة الشرعية الرئيسية في البلاد |
Adamın biri virüsün onda olduğunu iddia eden bir kadınla barda tanışmış. | Open Subtitles | رجل قال أنه التقى امرأة في حانة زعمت أنها تمتلك فيروس |
Buna rağmen bunca zamandır öldürdüğünüzü iddia ettiğiniz kişiyle beklediniz ama yine de. Sizin tarafınızı tuttum hep Bay Queen. | Open Subtitles | إلّا أنّك انتظرت طيلة الوقت مع فتاة زعمت قتلها. |
Audi ise her iki firmayı da bir sene içerisinde geride bırakacağını iddia etti. | TED | و زعمت شركة " أودي " أنها ستتغلب عليهما على حدٍ سواء بحلول العام القادم. |
Kullandığı iddia olunan. Kullandığın iddia olunan; kız kardeşinin hayatını kurtarmak için. | Open Subtitles | زعمت أنه أستخدمها لأنقاذ شقيقته |
Mektup yazmak üzere ayrildigini iddia ederken, Bay Gaskell sürekli oradaydi. | Open Subtitles | انسلّت بعيداً لكتابة الخطابات كما زعمت حيث بقي السيد "غاسكيل" في مكانه طوال الوقت |
Annemin eski dosyalarına bakıyordum ve hak iddia ettiği bir gezegene denk geldim sahip olduğu en nadir ve güzel mülkmüş. | Open Subtitles | كما تعلم أنني عاطفي، وكنت أود إنجاز بعض أعمال الحزم لوالدتي القديمة وصادفتُ وصف كوكباً الذي زعمت والدتي بإنه كان أندر وأجمل مكان حظت بهِ من قبل. |
Benim olduğunu iddia ediyordu. | Open Subtitles | طفلت زعمت أنه ابني، كدتُ أجلدها |