güzel karım tüm bu yolculuk boyunca benimle birlikteydi. | TED | زوجتي الجميلة كانت معي خلال هذه الرحلة كلها. |
Ekselansları, eminim ki bu akşam da, güzel karım Kraliçe ve ilk kızım Leydi Mary tarafından çok iyi ağırlanacaksınız. | Open Subtitles | حسنا, ياصاحب السمو, أنا واثق بأنك ستحظى بالترفيه مجددا هذا المساء من جانب زوجتي الجميلة الملكة وإبنتي الكبرى, السيدة ماري |
Benim güzel eşim tarafından 1753 yılında Portekizli bir asker tarafından yazıldı. | Open Subtitles | من زوجتي الجميلة. كتبه جندي برتغالي في 1753. |
JS: Pekâlâ, Marilyn -- işte benim güzel eşim orada -- yaklaşık 20 yıl önce vakfı başlattı. | TED | جيم: بدأت مارلين -- تلك هي زوجتي الجميلة الموجودة هناك-- أطلقت المؤسسة منذ حوالي 20 سنة. |
Sabah 6:00'da ben Ait olduğum yerde güzel karımla yatağımdaydım. | Open Subtitles | السادسة صباحا كنت في السرير مع زوجتي الجميلة ، حيث انتمي |
Ama güzel karımı hayalindeki evden mahrum etmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لكن لن أدعك تحرم زوجتي الجميلة ..من حلمها بالبيت فقط لأني |
Belki de Sevgili karım söylemem gerekeni dinlemeniz için ısrarcı olabilir. | Open Subtitles | ربما زوجتي الجميلة تقنعك بسماع ما لدي؟ |
Sebepsiz yere endişeleniyorsun, benim en sevdiğim, güzel karım. | Open Subtitles | أنت تقلقين بدون سبب يا زوجتي الجميلة والمفضلة |
Ve güzel karım da koridorun sonunda çocuklara dünyanın en iyi sanat okullarına girmeleri için yorulmadan yardım ediyor olacak. | Open Subtitles | و زوجتي الجميلة في نهاية الممر تعمل بجد لمساعدة الطلاب |
güzel karım Beverly ve yeni oğlum Paul. | Open Subtitles | . " زوجتي الجميلة " بفرلي " و ابني الجديد " بول |
Merhaba, kimleri görüyorum, benim güzel karım. | Open Subtitles | مرحباً، انظروا من أتى زوجتي الجميلة |
Yalnız ben, güzel karım ve iyi bir puro. | Open Subtitles | فقط أنا... زوجتي الجميلة... و سيجار جيد. |
Bir haftalık güzel karım bir mektupla herşeyi açıkladı benim deyişimle "bazı pişmanlıklar"ını... | Open Subtitles | أن زوجتي الجميلة لقرابة أسبوع دعتني أعرف شيئاً من خلال خطاباً الذي كان تود أن تطلق عليه "بعض الندم". |
Benim güzel eşim, Bay Cameron, kavgacı bir ayyaş kendisini viskeye vermediği zamanlarda çocuklarımın önünde bana hakaret edip, halkın içinde beni asmaya çalışıyor. | Open Subtitles | زوجتي الجميلة يا سيد كاميرون هي مصارعة سَكِرة. والتي تقوم بشتمي أمام أطفالي وتحاول ضربي أمام العامة. هذا عندما لا تكون تطلب صناديقاً من الخمر الفاخر. |
Tanımayanlarınız için, güzel eşim. | Open Subtitles | و للذين لا يعرفون .. هذه زوجتي الجميلة |
Müsadenizle, güzel eşim Sylvia'ya, | Open Subtitles | أود أن أشكر ، و بطبيعة الحال ، زوجتي الجميلة سيلفيا ، |
Eğer ki babamın yarısı kadar adam olabilirsem o zaman güzel karımla yapacağımız bebek | Open Subtitles | و إن كنت نصف الرجل الذي كانه أبي إذا الطفل الذي أنوي أن أحصل عليه مع زوجتي الجميلة |
Ben de eve gelip güzel karımla biraz zaman geçiririm diye düşündüm. | Open Subtitles | فكرت ان آتي للمنزل و قضاء بعض الوقت مع زوجتي الجميلة |
güzel karımı, etrafta işlerle meşgul olmasından önce kasaba dışına götürmeyi istiyorum. | Open Subtitles | رائع أودّ أن أخرج مع زوجتي الجميلة للمدينة قبل أن ننشغل جداً هنا |
Ben Morty Camp ve tam yanımda oturan da Sevgili karım Connie Camp. | Open Subtitles | "وهذه الجالسة بجانبي هي زوجتي الجميلة (كوني كامب)." |
Ve burada da dünyalar güzeli eşim. | Open Subtitles | وهذه، زوجتي الجميلة. |
Fevkalade, şimdi Güzel eşimle dansa gidiyorum. | Open Subtitles | ممتاز الان سوف اذهب للرقص مع زوجتي الجميلة |
Sabah uyanıyorum, bebeğimi öpüyorum ve güzeller güzeli karımı öpüyorum. | Open Subtitles | استيقظ في الصباح أنا اقبل طفلي وأنا اقبل زوجتي الجميلة |
*Her günün en iyi yanı, güzel karıma.* | Open Subtitles | -إلى زوجتي الجميلة افضل شيء في ايامي كلها |
En büyük tutkum bu güzel karımdan sonra elbette. | Open Subtitles | إنه شغفي الوحيد، عدا بالطبع زوجتي الجميلة |