Platin ağırlığını değer. Bu, bir su kurulu denir ama plaka değiştirmek istemiyorum. 48 saat içinde, Zeus güçlendirilecektir. | Open Subtitles | يساوي وزنه من البلاتين خلال 48 ساعة سيتم إطلاق زوس |
Zeus uydunun pozisyon aldı altı diğer ülkelerde. | Open Subtitles | وبينما تقوم أقمار زوس بالتحرك إلى الدول السته الباقية |
Hemen başlangıç ? yeri. Zeus 4 ve 7 uydu konumda bulunmaktadır. | Open Subtitles | الإطلاق سيبدأ قريباً أقمار زوس 4 و 7 في الموقع |
Hey Zeus, bu senin arkadaşın mı? Benim arkadaşımmış gibi mi görünüyor? | Open Subtitles | هيه يا زوس هل هو صديقك هل يبدو كصديق لي |
Zus New York'a taşındı ve kendi işini kurdu. | Open Subtitles | هاجر (زوس) إلى (نيو يورك) حيث بدأ بتجّارة صغيرة لنقل الشاحنات. |
Zeus mu? Olympus Dağı'ndaki Apollo'nun babası... | Open Subtitles | نعم زوس مثل والد ابولو في جبل اولمبوس |
Zeus, senin tarafında ne var? | Open Subtitles | اركض يا لعين زوس ماذا لديك الى جانبك |
Yüce Zeus'un kendisine ait bir restoranı vardı. | Open Subtitles | زوس , بعظمته لأفتتح مطعمه الخاص |
Zeus haricinde, köpeklerle çalışma deneyimin var mı? | Open Subtitles | اذاً بالاضافة ل "زوس" هل لديك اي خبرة اخرى بالتعامل مع الكلاب ؟ |
Ateş Zeus 4 hazır. Açık Açılır Tavan. | Open Subtitles | زوس 4 جاهز لإطلاق تم فتح البوابة |
Çünkü o Zeus'un sadakatsizliğinin yaşayan kanıtıydı. | Open Subtitles | لأنه كان رسالة التذكير الحية لخيانة (زوس) لها |
Çünkü o, Zeus'un sadakatsizliğinin yaşayan kanıtıydı. | Open Subtitles | لأنه كان رسالة التذكير الحية لخيانة (زوس) لها |
Onlar, "Hey, Zeus" diye seslendiler. Benim adım Zeus. | Open Subtitles | قالوا زوس اسمي زوس زوس |
Zeus, tanrıların kralı tabii bu sizi etkilerse. | Open Subtitles | زوس) ملك الآلهة) إذا كان ذاك الشيء يُعجبك |
Savaşçı Demetrius, yeterince iyi değil mi? Bir ölümlünün Zeus'un oğluna karşı savaşması mı? | Open Subtitles | المحارب (ديمتريوس)، غير كافٍ (هالك، يتحدى ابن (زوس |
Zeus, bunu asla yapamaz Amphitryon'daki diğer adamları da istemiyorum. | Open Subtitles | زوس) ما أمكنه فعل شيء) حيال الرجال الآخرين (ما كنت أريده دائماً، هو (أمثيتروير |
Zeus'un oğlu, iyi ok atar, av Tanrısı buna ek olarak şifa Tanrısı da. | Open Subtitles | ,(ابن (زوس ماهر باستخدام الاقواس .. اله الصيد وايضا اله الشفاء |
Lanet aptal. Bunu yapmak istemezsin, Zeus. | Open Subtitles | زوس لا تريد فعل هذا |
Tuvia da onunla gitti.O ve Zus 30 yıl birlikte çalıştılar. | Open Subtitles | (توفيا) أتبعه بوقت قصير. هو و(زوس) عملا معاً لثلاثون عام. |
Tamara, yeğen Zus'u hatırlıyorsundur. | Open Subtitles | (تمارا). تتذكرين ابن العم (زوس). |
Zus. Nefes alamıyorum. Nefes alamıyorum. | Open Subtitles | (زوس)، لا أستطع التنفس. |
Iso'larla birlikte savaşmış Zuse isminde bir program. | Open Subtitles | إنه برنامج يُدعى ( زوس ) يُحارب علىطوالالطريقلـ( الإزونوس) |