Kız arkadaşımız senin kelebek partine katıldı fakat benimle buluşmak için erken ayrıldı ve gizli ajan arkadaşın tarafından ziyaret edildi. | Open Subtitles | صديقتي ذهبت إلى تجمعك الباهر خرجت مبكراً للقائي وتلقت زيارةً من صديقك العميل السري |
Anlaşılan her soygundan bir müşteri seçip onu ziyaret ediyor. | Open Subtitles | يبدو أنّه ينتقي ضحيّةٍ من كلّ سرقة ويولّيها زيارةً. |
Onları ziyaret edeceğim. Kelime kurtlarıyla daha önce karşılaştım. | Open Subtitles | سأخصّص زيارةً لهم لقد تعاملت مع من هم أفضل منهم |
Neden gidip dostumuz Mullers'ı ziyaret etmiyoruz. | Open Subtitles | الذي لا نَذْهبُ زيارةً أصدقائنا، عائلة مولير؟ - هاري: العوائق. |
Eşini hastanede ziyaret edebilmen için bir düzenleme yapacağım. | Open Subtitles | سأرتب لك زيارةً إلى زوجتك في المشفى. |
Yani kulüp adına Otto Delaney'i ziyaret etmeye çalışmıyordunuz? | Open Subtitles | إذاً لم تكن زيارةً له بإسم الجماعة ؟ |
Neden bunun kişisel bir ziyaret olmadığını düşünüyorum? | Open Subtitles | لمَ أشعر أنّها ليست زيارةً شخصيّة ؟ |
Follies şehre geldi. Yani yakın zamanda Bay Ziegfeld'dan ziyaret bekliyoruz. | Open Subtitles | آل (فولي) في المدينة لذا يُمكن أن نترقب زيارةً من السيد (زيغفيلد) |
Eğer lise öğrencileriyse, kraliçe arıları ziyaret etmenin zamanı geldi. | Open Subtitles | إن كانوا طلاب مدرسةٍ ثانوية سأقول أن زيارةً لمدرسة النحلة الأم) أمر بغاية الأهمية) |
Eski kocan kesinlikle daha uygun bir şüpheli ama ben olsam Clay'den bir ziyaret daha beklerdim. | Open Subtitles | إنّ طليقك مُشتبه أكثر قُربًا للواقع، لكنّي لا أستبعد زيارةً أخرى من (كلاي). |
- Rafael'in Lisa'yı ziyaret etmesini sağla. | Open Subtitles | رتّب لـ (رافاييل) زيارةً إلى (ليسا). |