Ve kendime güzel bir biftek alacağım. | Open Subtitles | ، ثمّ سأحظى بليلتي من المضاجعة اللطيفة ، أجل |
Hayır, parti alacağım, doğum günü için. Hediyem parti. | Open Subtitles | لا, سأحظى بحفلة, لعيد ميلادي الـ18 الحفلة, تلك هي هديتي |
Çünkü birinci sınıf, ve sana söylüyorum, ona bu gece sahip olacağım. | Open Subtitles | انها تنتني لدرجة راقية جداً أتعرف شيئاً ؟ سأحظى بها هذه الليلة |
İçimden bir ses bugünün çok güzel olacağını söylüyor, sen ne dersin? | Open Subtitles | أحصل على رسالة من الداخل بأنني سأحظى بيوم ممتع ، صحيح ؟ |
- Başkalarını izlemekten. Ben ne zaman kendimi kanıtlama fırsatı bulacağım? | Open Subtitles | من مشاهدة الآخرين يناظرون متى سأحظى بفرصة لأثبت نفسي؟ |
Halbuki her gün bir öğün bedava yemek alacağımı zannediyordum. | Open Subtitles | كنتُ تحت إنطباع بأنني سأحظى بوجبة في اليوم |
Ben uzun bardakta, kremalı, yarım kafeinli alayım. | Open Subtitles | سأحظى بقهوة بالحليب، نصف كافيين جرعة مدبّلة. |
Ve tüm köpek balıkları ölmeden önce köpek balığı yüzgeci çorbası içeceğim. | Open Subtitles | وبعدها سأحظى ببعض حساء سمك القرش قبل أن ينقرض كل القرش .. |
Her seferinde sadece küçük bir dilim alacağım ve umuyorum ki bu pasta daha uzun bir süre etrafımda olacak. | Open Subtitles | سأحظى بقطعة صغيرة بين الحين والاخر ,على امل انت تبقى الكيك لمدة اكبر |
Şey, ben bir fincan alacağım. | Open Subtitles | حسنٌ , أعتقد أني سأحظى ببعض القهوة بأي حال. |
Pekalâ bu durumda biraz daha şarap alacağım. | Open Subtitles | ,حسناً, في هذه الحالة سأحظى بالمزيد من النبيذ |
- Sanırım gerçekleşecek ya da gerçekleşmeyecek olan bütün paranormal şeylerden zevk alacağım. | Open Subtitles | أعتقد أني سأحظى بوقت مثير للإهتمام بإلتقاط أي ظواهر فوق طبيعية تحدث أو لن تحدث لا . |
Böylece herşeyim olacak, Jerry ile beraber olmuş olacağım ama kadın olduğu için onunla seks yapabilecek miyim? | Open Subtitles | أني سأحظى بكل ما يجمعني بـ جيري ولكن لأنها امرأة يمكن أن أعاشرها؟ |
Bir kaç yıl sonra daha kıdemli olacağım o zaman çocuk yapmaya zaman ayırabilirim. | Open Subtitles | خلال بضع سنوات سأحظى بمرتبة عالية وسيكون لدي الوقت لتربية طفل |
Bende, Michael Westen'in, keskin zekası ve fırtına gibi... ..yumruklarıyla yardım ettiği, çaresiz müşterilerinden biri mi olacağım. | Open Subtitles | سأحظى بفرصة أن أكون عميل مايكل ويستن؟ أحد اليائسين الذين تعيرهم عقلك الجبار وقبضتك العنيفة؟ |
Her zaman, daha fazla zamanım olacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | لقد اعتقدت دائماً أنّني سأحظى بالمزيد من الوقت |
Hayatımda sadece bir bebek olacağını düşünüyordum, ama sorun değil. | Open Subtitles | لقد ظننت بأني سأحظى بطفل واحد في حياتي، لا كن لامشكلة |
Şansımın en fazla olacağını düşündüğün için girmesi en kolay kulübü sordun, değil mi? | Open Subtitles | أعتقد أنك سألتني ذلك لأنك تعتقدين أن النادي الأسهل في الإنضمام إليه هو النادي الذي سأحظى فيه بأفضل فرصة |
Senin rüyalarında söylediğin bebeğe sahip olucağım. | Open Subtitles | فمحلل موقع الأحلام يقول بأننى سأحظى بطفل |
Bir daha ne zaman bir kaplan köpek balığını besleme fırsatı bulacağım ki? | Open Subtitles | متى سأحظى بفرصة أخرى لأحظى عضة من القرش الببري |
Satıştan yüklü bir ödeme alacağımı sandığında ağladığından haberin var mı? | Open Subtitles | هل تعلم انها بكت عندما فكرت انني سأحظى بهذا النوع من الأجر من البيع؟ |
Ben uzun bardakta, kremalı, yarım kafeinli alayım. | Open Subtitles | سأحظى بقهوة بالحليب، نصف كافيين جرعة مدبّلة. |
Ben çok içeceğim, ama sarhoş olacak kadar değil. | Open Subtitles | سأحظى بالكثير من الشراب , ولكن ليس بمقدار أن يصبح صعب المِراس. |