Prokosch Roma'ya dönmek zorunda olduğundan, ben de Onunla gidiyorum. | Open Subtitles | بوركوش سيذهب إلى روما لذا سأذهب معه |
- Saint Germain'e gidiyormuş, ben de Onunla gidiyorum. - Zelda... | Open Subtitles | أنه ذاهب الى سان جيرمان سأذهب معه |
Ben de Onunla gidiyorum. Flynn'in gösterisi beni kızdırıyor. | Open Subtitles | سأذهب معه, هذا الأمر بدء يزعجني |
Pekâlâ, ben de Onunla gideceğim çünkü çişim geldi. | Open Subtitles | حسنا، انظر، سأذهب معه لأنني بحاجة إلى الحمام |
Hayır. Sanırım Onunla gideceğim. | Open Subtitles | كلا، أظنني سأذهب معه |
Bir adam elinde ellilik bir şişe viskiyle çıkıp gelirse... korkarım ki onunla giderim. | Open Subtitles | لو أتاني شخصٌ بكأسٍ صغير من الويسكي، سأذهب معه |
- Ben onunla gideyim. - Tamam. | Open Subtitles | سأذهب معه - نعم - |
Burası korkutucu, çocuklar. Ben Onunla gidiyorum. | Open Subtitles | تبًا لكم, سأذهب معه |
Bravo, bravo! Ve ben de Onunla gidiyorum. | Open Subtitles | عظيم, عظيم وأنا سأذهب معه. |
Onunla gidiyorum. Miriam, istersen sen kalabilirsin. | Open Subtitles | سأذهب معه يمكنك البقاء إن شئت |
- Evet, bu yüzden Onunla gidiyorum. | Open Subtitles | نعم، لهذا سأذهب معه |
- Onu kendim götürürüm. - Onunla gidiyorum. | Open Subtitles | سآخذه بنفسي سأذهب معه |
Onunla gidiyorum..sevgiler oğlunuz Ian | Open Subtitles | و سأذهب معه مع تحياتى إبنك "" إيان "" |
Baloya sadece Onunla gideceğim. | Open Subtitles | سأذهب معه هو للحفلة |
Uh, bende Onunla gideceğim. | Open Subtitles | سأذهب معه أيضاً |
Kaptanın tavsiyesinden ziyade tutumu beni daha çok ilgilendiriyor. Onunla gideceğim. | Open Subtitles | سلوك (جون) يستهويني أكثر من نصيحة القبطان، لذا سأذهب معه. |
Üzgünnüm, Chris. Onunla gideceğim. | Open Subtitles | آسفة يا كريس، سأذهب معه |
- Yalnız olmayacak. Ben de Onunla gideceğim. | Open Subtitles | لن يكون وحيداً، سأذهب معه |
Eğer uçağa binerse, ben de onunla giderim. | Open Subtitles | اذا ذهب في تلك الطائرة أنا سأذهب معه |
- Ben onunla gideyim. - Tamam. | Open Subtitles | سأذهب معه - نعم - |