Buna gördüğüm zaman inanırım. Ya da görmediğim zaman. | Open Subtitles | سأصدّق ذلك عندما أراه أو بالأحرى، عندما لا أراه |
Eğer hâlâ intihar olduğunda ısrar edersen, sana inanırım. | Open Subtitles | اخبرني بأنّه انتحار، سأصدّق ذلك |
Uçak kalktığında inanırım ancak. | Open Subtitles | سأصدّق ذلك عندما يكونا في الأجواء. |
Beni umursadığın için verdiğine inanacağımı bir an bile düşünme. | Open Subtitles | لا تفكّرنّ للحظة أنّي سأصدّق أنّ السبب هو اهتمامك لأمري |
Savunmasız bir yetimin, adam öldürebileceğine inanacağımı nasıl düşünürsünüz? | Open Subtitles | إن خلتما لوهلة أني سأصدّق أن طفلاً يتيماً أعزلاً قادراً على القتل، |
Sen ne dersen inanırım ben. | Open Subtitles | سأصدّق أي شيء قادم منكِ. |
Buna ancak gördüğümde inanırım. | Open Subtitles | سأصدّق هذا عندما أراه بعيني |
Ancak görünce inanırım. | Open Subtitles | سأصدّق ذلك عندما أراه |
Evet, işte buna inanırım. | Open Subtitles | نعم, كنتُ سأصدّق هذا بالفعل. |
Ancak gördüğümde inanırım. | Open Subtitles | سأصدّق عندما أرى |
Mathilde, gördüğümde inanırım. | Open Subtitles | ماتيلد), سأصدّق ذلك عندما أراه) |
Tüm bu saçmalıklara inanacağımı düşündün mü gerçekten? | Open Subtitles | -أحقّاً ظننتِني سأصدّق كلّ تلك الترّهات؟ |
Gerçekten de o bilgileri Andrew'dan aldığına inanacağımı mı sandın? | Open Subtitles | أتعتقد حقاً أنّي سأصدّق أنّك حصلت على تلك البيانات من (أندرو)؟ |
Senin söylediğin herhangi bir şeye inanacağımı mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظنني سأصدّق كلمة تنطق بها؟ |