| seni buraya getirtecegim ve her seyi çözecegiz, söz veriyorum. | Open Subtitles | سأعيدكِ إلى هنا ، و سنتناقش في كا هذا أعدكِ |
| Kısa süre içinde, seni geri alacağım. Ama şu anda bir şey yapamam. | Open Subtitles | حالما احتاج إليك سأعيدكِ ولكنني الآن لستُ بحاجة إليكِ |
| seni daima evine geri götüreceğime dair Jackie'ye söz vermiştim. | Open Subtitles | لقد وعدت جاكي أنني سأعيدكِ للمنزل دائماً |
| Bu kadar yeter. seni eve götüreceğim. | Open Subtitles | لقد بلغ الأمر مداه، سأعيدكِ لمنزلكِ. |
| Ama bu sularda kulaç atamadığını görürsem seni tekrar sokağa koyarım. | Open Subtitles | ولكن إن اكتشفتُ أنّك لا تجيدين هذا العمل سأعيدكِ مباشرةً إلى الشارع |
| Burada kaldığın her an tehlikedesin, seni hemen geri götürüyorum. Martha nerede? | Open Subtitles | كل لحظة تكونين بها هنا فأنتِ معرضة للخطر سأعيدكِ الآن |
| Eğer bunu başaramazsan seni o zindana tekrar atar ve bunu başarabilecek bir naip bulurum. | Open Subtitles | ولو عجزتِ عن فعل هذا سأعيدكِ للزنزانه وأجد أحد قادر على هذا. |
| 10:30'da seni eve birakirim. | Open Subtitles | و سأعيدكِ للمنزل عند الساعة 10: |
| Kimse telaşlanmadan seni geri getireceğim. | Open Subtitles | سأعيدكِ قبل أن يبدأ الجميع بالقلق. |
| Haydi, seni odana götüreyim. | Open Subtitles | تعالي سأعيدكِ إلى غرفتكِ |
| Bu yüzden sizi evinize parça parça halde geri döndüreceğim. | Open Subtitles | ولذلك، سأعيدكِ إلى وطنك... كومة من الأشلاء. |
| seni otele geri götüreceğim. | Open Subtitles | سأعيدكِ إلى الفندق |
| Eğer hâlâ mutsuz olursan seni California'ya geri götüreceğim, söz veriyorum. | Open Subtitles | سأعيدكِ إلى (كاليفورنيا) .. أعدكِ |
| seni geri götüreceğim. | Open Subtitles | سأعيدكِ |
| seni yarın evine götüreceğim. | Open Subtitles | سأعيدكِ للمنزل غداً |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 