Pekala! Sonra seni öldürebilirim, ama şimdi bunu yapacağım. | Open Subtitles | حسنا, ربما أقتلك لاحقا لكنني سأفعل هذا الآن |
- Hayır! Yardım etmeseniz de bunu yapacağım efendim. Ama yardım etmezseniz daha uzun sürecek. | Open Subtitles | سأفعل هذا بعونكَ أو من دونه يا سيّدي، لكن من دون عونكَ سأستغرق وقتاً أطول. |
Ona Bunu yapacağımı söyledikten sonra onu atalarının yanına gönderdim." | Open Subtitles | بعد أن أكدت له اني سأفعل هذا, أرسلته ليلحق بأسلافه. |
Sizin dönüp bakmadıklarınızla ben ilgileniyorum. O yüzden, Ben yaparım. | Open Subtitles | حسناً فهمت الى ما تشير اليه , انا سأفعل هذا |
- Tamam millet, sakin olun. Ben hallederim. Tamam, işte oldu. | Open Subtitles | حسناً ليهدء الجميع سأفعل هذا حسناً ها نحن ذا |
Hukuk fakültesine gitmemi istiyor. Sanırım ben de öyle yapacağım. | Open Subtitles | ويريدنى أن أدخل كلية المُحاماة وأعتقد إننى سأفعل هذا. |
Pekala. Eğer bunu yapacaksam, devam etmek en iyisi. | Open Subtitles | حسناً ، إذا كنت سأفعل هذا فمن الافضل أن أستمر |
Beni hapse geri gönderme imkanın varken neden bunu yapayım ki? | Open Subtitles | لم سأفعل هذا الآن؟ وانا اعلم انك قد ترسلني مباشرة للسجن؟ |
Aslında ben de bir kızı becermiştim. Ben bunu yaparım. | Open Subtitles | لقد عاشرتُ فتاة أيضاً و سأفعل هذا مجدداً |
Evet. Bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | أجل ، لا أعتقد أنني سأفعل هذا |
bunu yapacağım, aklıma gelmezdi ama yardıma ihtiyacım var. | Open Subtitles | نعم, لم أعتقد أبداً انى سأفعل هذا ولكنى أحتاج بعض المساعدة |
Eğer uzlaşamayacaksak FBI'daki arkadaşlarımı arayayım onlar davayı sizden devralsınlar. Aslına bakarsanız bunu yapacağım. | Open Subtitles | إن عجزنا على الإتفاق، فسأستدعي أصدقائي بالمكتب الفيدرالي وأدعهم يتولون التحقيق بدلاً عنكِ، بالواقع، سأفعل هذا |
Seninle ya da sensiz bunu yapacağım, söyleyeyim. | Open Subtitles | لا أفهم، لكن جُل ما أقوله هو إنني سأفعل هذا معك أو بدونك. |
Şikayet etmek yok. bunu yapacağım. Tek yolu bu. | Open Subtitles | دون تذمّر، سأفعل هذا إنّها الطريقة الوحيدة |
Belki yanlış anladın ama sen olsan da olmasan da bunu yapacağım. | Open Subtitles | ... الآن، ربما أسأت الفهم ولكن، أنا سأفعل هذا بك أو بدونك |
O, evet, evet. İnanın bana, bunu yapacağım. | Open Subtitles | بالطبع سأفعل هذا دون أن تقول لى |
Seninle Bunu yapacağımı düşündüğüne inanamıyorum, çıldırdın mı? | Open Subtitles | لايمكنني ان أصدق أنك تظن أنني سأفعل هذا معك، هل جننت؟ |
Annemle uzun bir yürüyüş yaptım ve ona Bunu yapacağımı söyledim. | Open Subtitles | كان لدي كلام كثير مع أمي وقد قلت لها أني سأفعل هذا |
Diyorum ki, onun da görüşünü almalı mıyım yoksa Bunu yapacağımı söylemeli miyim? | Open Subtitles | أعني , هل أسأله عن رأيه ؟ أم أخبره فقط أنني سأفعل هذا ؟ |
- Bırakın, Ben yaparım. - Ben ev işlerine hep yardım ederdim. | Open Subtitles | سأفعل هذا بمفردى لا , كنت أساعد دائما فى البيت |
Belli ki, bu konu hakkında light Selami gibi davranıyorsun. Ben hallederim. | Open Subtitles | من الواضح ان قلبك ضعيف هذه المرة سأفعل هذا بنفسي |
Tamam, öyle yapacağım. En kısa sürede ne zaman halledebiliriz? | Open Subtitles | نعم، سأفعل هذا هلّا نفعل ذلك بأسعر وقت ممكنًا؟ |
bunu yapacaksam doğru dürüst yapayım dedim. | Open Subtitles | حسناً .. اعتقدت اني ان فعلت هذا .. سأفعل هذا بطريقة صحيحة |
Evet, güzel fikirmiş. Muhtemelen bunu yaparım. | Open Subtitles | أجل، ونعم الفكرة، أجل، غالبًا سأفعل هذا. |
- Tabii. Bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد بأنني سأفعل هذا |
Sana bakmadığım bir anda, benden çaldığın hayatımı korumak için Bunu yapıyorum. | Open Subtitles | سأفعل هذا لأنقذ حياتى التى كنت ستسلبها منى عندما تسنح لك الفرصة |