Şimdi, sana bir Norveçlinin hissedebileceği kadarıyla, tüm hislerimle bir şey söyleyeceğim. | Open Subtitles | والان سأقول شيء بكل المشاعر التي يمكن للنرويجي حشدها |
Düzen hakkında tek bir şey söyleyeceğim. | Open Subtitles | حسناً , سأقول شيء واحداً عن النظام |
- Ben. Howard, şimdi sana herkesin aklından geçirdiği ama kimsenin söyleyecek cesareti bulamadığı bir şey söyleyeceğim. | Open Subtitles | هاورد" ، سأقول شيء لك الجميع يفكر به" لكن لا أحد لديه الشجاعة ليقولها بصوت عالٍ |
Bir şey söyleyeceğim ama böbürlenme. | Open Subtitles | سأقول شيء ولا أريده أن يدخل إلى رأسك |
Kulağa çok delice gelecek bir şey söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأقول شيء يبدو كالجنون. |
Ne zaman istersem o zaman bir şey söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأقول شيء حينما أريد |
Bir şey söylemeliyim ve ben bir şey söyleyeceğim | Open Subtitles | أنت تقول شيء وأنا سأقول شيء. |
Sana bir şey söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأقول شيء. |