Evet. Bayıldım. Galiba eve giderken bunu giyeceğim. | Open Subtitles | أنا أحبه في الحقيقة، أعتقد أنا سألبسه للبيت |
Kenneth, bu doğum günü partisinde giyeceğim kıyafet. | Open Subtitles | كينيث .. هذا الفستان الذي سألبسه لحفلة عيد ميلادي |
Üstelik bu seferkiler çiçekler, yemekler ve giyeceğim elbise hakkında olacak. | Open Subtitles | الآن سيكون كل الأمر منوط بالزهور و المطعم المتعهّد بالطعام و ما نوع الفستان الذي سألبسه أقتُلني الآن |
Yarınki Tribe Of Frog'da, ne giyeceğimi soruyorum? | Open Subtitles | إنني أسألك عمّا سألبسه غدًا في "ترايب أوف فروغز"؟ |
Ne giyeceğimi kararlaştırmalıyım, dans hocamla çalışmalıyım. | Open Subtitles | . أريد أن آخذ ما سألبسه ، أراجع فقرتي |
Ne halt giyeceğime karar verdiğim sürece... | Open Subtitles | طالما يمكنني معرفة ما الذي سألبسه بحق الجحيم ؟ |
Biliyorum, ben şort giyecektim ama birisi onu dolabımdan çalmış. | Open Subtitles | أعرف، كنت سألبسه لكن سرقه أحد من خزانتي |
Galiba eve giderken bunu giyeceğim. | Open Subtitles | في الحقيقة، أعتقد أنا سألبسه للبيت. |
Bunu giymek isterim bunu sadece bu gece için giyeceğim. | Open Subtitles | اريد لبس هذا سألبسه هذه اليلة فقط |
Tören için giyeceğim şeyi zaten biliyorum ben anne. | Open Subtitles | لقد قررت مسبقا ما سألبسه للزفاف، يا أمي |
Bir kere giyeceğim. | Open Subtitles | سألبسه مرّة واحدة فقط |
İş bitsin bunu giyeceğim. | Open Subtitles | سألبسه لاحقا |
- giyeceğim yine de! | Open Subtitles | سألبسه |
Ne giyeceğime karar veremedim. | Open Subtitles | لم أكن واثقة ما الذي سألبسه. |
Bugün giyecektim onu. | Open Subtitles | كنت سألبسه اليوم |