| Gemiye taşınıyorum anne. Bunu önlemek için yapabileceğin hiçbir şey yok, tamam mı? | Open Subtitles | سأنتقل للعيش على متن تلك السفينة يا أمي و ما من شيءٍ يمكنكِ فعله للحؤول دون ذلك |
| - Yanına taşınıyorum. - Neil... Bebek kitapları alacağız. | Open Subtitles | سأنتقل للعيش عندك وسنشتري كتباً خاصة بالحمل |
| Bu gece burada kalmayacağım, babamın yanına taşınıyorum. | Open Subtitles | لن أمكث هُنا هذه الليلة سأنتقل للعيش مع أبي. |
| Yetti artık. Hiç kimsenin şu filmi izlemediği bir ülkeye taşınacağım. | Open Subtitles | طفح الكيل ، سأنتقل للعيش بدولة لم يسبق لسكانها أن شاهدوا الفيلم. |
| Annenin yanına taşınacağım. | Open Subtitles | لأني سأنتقل للعيش مع سيدتك العجوز |
| Artık konuşmak istemiyorum. Aramaya devam edersen, taşınırım. | Open Subtitles | لا أريد الحديث معك بعد الأن ولو أصريت، سأنتقل للعيش في مكان اخر |
| Onlara, sana taşınacağımı söyledim. | Open Subtitles | لقد أخبرتهم أنني سأنتقل للعيش معك |
| Sadece bir Kevin ile eve çıkıyorum sanmıştım. | Open Subtitles | إنها... وأنا كنت أظن أني سأنتقل للعيش مع (كيفن) واحد، لكن... |
| - Tekrar buraya taşınıyorum. | Open Subtitles | سأنتقل للعيش هنا، سأذهب إلى المنزل وآتي بأغراضي غداً |
| Yani teknik olarak sevgilimin yanına mı taşınıyorum? | Open Subtitles | لذا، عمليًا، سأنتقل للعيش مع صديقي الحميم؟ |
| Senin hoşuna gitse de gitmese de buraya taşınıyorum. | Open Subtitles | سأنتقل للعيش هنا، سواء أعجبك الأمر أم لا |
| Bu hakiki limonata. Meg, buraya taşınıyorum. | Open Subtitles | ليمونادة حقيقية سأنتقل للعيش هنا |
| Ben Susan'ın yanına taşınıyorum. | Open Subtitles | سأنتقل للعيش مع سوزان سنسكن مع بعض |
| Senin için sakıncası yoksa, bu gece Gavin'in odasına taşınıyorum. | Open Subtitles | و إذا لم تكن تُمانع, سأنتقل للعيش مع (غافن) الليلة. |
| Size sonra söyleyecektim, birkaç hafta içinde Ronnie'yle birlikte Atlanta'ya taşınıyorum. | Open Subtitles | لم أرد إخباركما با لأمر الآن لكن بعد بضعة أسابيع سأنتقل للعيش في (أطلنتا) مع (روني)ً |
| Annemin yanına taşınıyorum. | Open Subtitles | سأنتقل للعيش مع أمي |
| Yanına taşınıyorum. | Open Subtitles | سأنتقل للعيش هنا. |
| Buraya ben taşınacağım. | Open Subtitles | لذا سأنتقل للعيش هنا |
| O zaman da buraya taşınacağım. | Open Subtitles | لذا سأنتقل للعيش هنا |
| Sanırım onun yanına taşınacağım. | Open Subtitles | أعتقد أنني سأنتقل للعيش معه |
| En kötü ihtimal yanına taşınırım. | Open Subtitles | أسوأ سيناريو، سأنتقل للعيش معك |
| Ona yanına taşınacağımı söyledim bile. | Open Subtitles | -إني أخبرته سلفًا أنني سأنتقل للعيش معه . |
| Caroline' le eve çıkıyorum. | Open Subtitles | سأنتقل للعيش مع (كارولين) |