Biz rakunlar esasen iyi huylu, saf ve fazla nazik yapılıyız. | Open Subtitles | نحن الراكون بشكل اساسي ذو طبيعة جيدة و ساذجة و لطيفة |
Tatlım, bu kadar saf olma. Dünya bu şekilde işler. | Open Subtitles | يا عزيزتي, لا تكوني ساذجة للغاية, تلك هي حالة النظام |
Dört yıl. Geçen yıllar seni biraz saf yapmış, canım. | Open Subtitles | أربع سنوات، هذا ما يجعلكِ ساذجة بعض الشيء يا عزيزتي |
Ya çok safsın ya da vicdanın elvermiyor. Hangisi daha kötü bilmiyorum. | Open Subtitles | إما أنّكِ ساذجة أو أنّ لديكِ وساوس لستُ متأكداً أيّهما أكثر سوءاً |
20 yıllık aptal bir intikam hikayesine ayıracak zamanım yok. | Open Subtitles | ليس عندي وقت لقصة انتقام ساذجة عمرها عشرون عاماً. |
Açıkçası annemin asla senin kadar güzel ya da saf olduğunu sanmam, canım. | Open Subtitles | بصراحة، لا أظن أن والدتي كانت جميلة هكذا، أو ساذجة مثلكِ يا عزيزتي. |
Çok daha derin ve daha sistematik bir toplumsal sorunun ne olduğunu anlamanın saf dilli bir yolu. | TED | هذه طريقة ساذجة لفهم ما هي مشكلة اجتماعية أعمق بكثير وأكثر منهجية. |
Masum veya suçlu, saf veya kurnaz ne fark ederdi ki? | Open Subtitles | بريئة أو مُذنبة, ساذجة أو ماكرة, مالمُهم؟ |
Eğer ben onunla konuşsaydım... Joan, saf olma. Bir tek seçeneğimiz var. | Open Subtitles | جوان , لاتكونى ساذجة,ليس لدينا سوى بديل واحد,وقد قررنا هذا منذ وقت مضى |
Bu kadar da saf olma senin patronun, her şeyi yapabilecek birisi. | Open Subtitles | أنت لا يُمكنُ أَنْ تَكُوني ساذجة رئيسكَ مجرم سيفعل أي شيء لينقذ نفسه؟ |
Yani heykeli dikilecek kadar saf olmalıyım. - Öylesin. | Open Subtitles | هذه فقط صادم جداً، أعنى لا بد وأننى ساذجة للغاية |
Aman ne saf. Ne yalaka ve yapmacık. | Open Subtitles | يا لها من فتاة ساذجة تنفعل و تبتسم بغباء |
Anna saf olma lütfen. Az önce kendin söyledin. | Open Subtitles | لا تكوني ساذجة , أنتِ للتو أخبرتني ذلك بنفسك |
...en azından saf olduğun yönünde. Gerçekten benim--? | Open Subtitles | على الأقل فأنا لست ساذجة هل تعتقد حقا أننى أرسلت.. |
Çok safsın. | Open Subtitles | انتِ ساذجة جداً مصورة الأفلام الوثائقية هنا؟ |
Çok safsın. | Open Subtitles | ولست خجلة لأن أعترف بهذا أنتِ ساذجة جداً |
Bense burada kabahatimle birlikte duruyorum. Kendimi aptal gibi gösterdim. | Open Subtitles | وها أنا أحمل الحقيبة بالإمكان القول أنني كنت ساذجة |
Eğer o düşünecekse uzağa saklanırken biz onun flütünü oynamasını bekliyor olacağız ...o çok toy! | Open Subtitles | إذا كانت تعتقد أنها ستختبئ بينما ننتظر أن تعزف على الناي فهي ساذجة |
O zamanlar farklı bir kızdım. Oldukça saftım. | Open Subtitles | كنت فتاة مختلفة حينئذ كنت ساذجة إلى حد ما |
Belki de ben köşeyi dönüp bir daha geri bakmayacağını düşünerek saflık ettim. | Open Subtitles | أتعلم ؟ ربما كنت ساذجة حين فكرت أنك ستذهب دون أن تلتفت خلفك |
Ve evet, güven duyma skalasında oldukça safım. | TED | اما فيما يخص الثقة في النفس فانا ساذجة جداً |
Ne kadar da aptalım, bir kızgınlık anında, nereye gittiğimi ve ne kadar geç olduğunu hiç düşünmeden ormana giriverdim. | Open Subtitles | أنا فتاةٌ ساذجة, ومشاكسة ركضتُ الى هذه الغابة بدون أنّ أفكرَ بوجهتي او كم كان الوقت متأخراً |
Sen salak mısın yoksa fahişe mi? | Open Subtitles | أنت أمَا كحبة فعلاً أو إنَك ساذجة فحسب |
Uzak durmasını söyledim ama çok saftı. | Open Subtitles | أخبرتها أن تهدأ لكنها كانت ساذجة جداً |
Bu hikaye, birçoğunuza önemsiz yada naif gelebilir. | TED | الآن بالنسبة للعديد منكم، قد تبدو هذه القصة سخيفة أو ساذجة. |
Çok toysun. Dünya hakkında zerre bilgin yok. | Open Subtitles | أنتِ ساذجة جداً ولا خبرة لديكِ بالعالم |