ويكيبيديا

    "ساعتان من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • iki saat
        
    • iki saatlik
        
    • kaç saat
        
    • İki saat boyunca
        
    Hissettiğim gibi görünüyorum. Acıl tatlı ve sancılı iki saat. Open Subtitles إنه بخصوص ما أحسّه، ساعتان من العرق النّتن وإراقة الدّماء.
    Bir iki saat içinde buraya girecek ve yüzüşümü gerçekleştireceğim. TED اه في ساعتان من الزمن سوف اكون هنا و اقوم بسباحتي.
    Malzemelere bakıp, tatil sonrası toplanmaya karar vermek için iki saat mi? Open Subtitles ساعتان من التحديق لكي يقرر أن نجتمع ثانية بعد العطلة
    Henüz iyi anlamadığınız bir dildeki iki saatlik kimya dersi iyi bir sakinleştirici etkisi yaratabiliyor. TED ساعتان من حصة الكيمياء بلغة لاتفهمها جيدًا بعد يمكن أن تكون مُنومًا جيدًا جدًا.
    Buraya bir kaç saat uzaklıkta büyük bir iskele var. Open Subtitles يوجد مكان عظيم على الساحل يستغرق ساعتان من هنا
    İki saat boyunca alışveriş yapar, Grand Central terminalinden de trene bineriz. Open Subtitles ساعتان من التسوق، ونأخذ تاكسي آخر لمحطة القطار.
    İki saat yol üstüne bir de bu tırmanış. Sırf başka bir harabe göreceğiz diye. Open Subtitles ساعتان من الترحال, وها نحن هنا فقط لمشاهدة خرابة
    İsa'nın bütün sözlerini toplasan iki saat tutuyor. Open Subtitles إذا أخذتِ كل كلام المسيح و جمعته سوياً سيصل إلى ساعتان من الكلام
    Pekala. Hızımızı belirliyorum. İki saat yürüyüş, beş dakika mola. Open Subtitles حسنا، سأحدد طريقة السير ساعتان من السير، و خمس دقائق استراحة
    Gömlek fabrikası Rockaway'de. Buradan iki saat sürer Open Subtitles هناك مصنع قمصان على الطريق الصخري يبعد ساعتان من هنا
    İki saat orgazm, ya da benim çalışmalarım gibi şeyler yok. Open Subtitles لا يوجد شيء يعني ساعتان من الجماع أو عمل قليل
    - Günde neredeyse iki saat. Çok seviyorum bu işi be! Open Subtitles ساعتان من العمل في اليوم كم أعشق هذه المهنة
    Onlar yapmazsa, sonraki Azrail yapacak zaten, ...bundan iki saat sonra, yani ben yapsam da olur. Open Subtitles إذا لم نفعل ذلك سوف يفعل غيرنا على أي حال ساعتان من الان قد يكون ذلك لنا جيدا
    İki saat alışveriş yaparız, Grand central'den başka bir balkabağı alırız. Open Subtitles ساعتان من التسوق، ونأخذ تاكسي آخر لمحطة القطار.
    Memur Ahn uğradıktan iki saat sonra. Open Subtitles بعد ساعتان من مغادره الضابط اهن مسرح الحادث
    - Tahmin et bakalım, iki saat makyaj yapıyorlar. Open Subtitles صحيح لكن احزري. هناك ساعتان من الماكياج.
    İki saatlik orgazm, ve senin çalışmalarından birkaç sayfa. Open Subtitles السلام في الشرق الأوسط و ساعتان من الجماع و قليل من عملك القليل
    Bu iş görüşmesi için arabayla iki saatlik yolculuk yapmam gerek. Open Subtitles أمامي ساعتان من القيادة للوصوللهذهالمقابلة..
    Ayrıca kasetten iki saatlik görüntüyü silip düzenleyip ve birbirine ekleyebilecek biri. Open Subtitles ايضاً يعرف كيف يعدّل ساعتان من الشريط ويعرف كيف يضعها في تعرض بشكل متكرر
    Evet, iki dakika içerisinde altı Red Bull'u içip, bir taksiye atlayacağım bir kaç saat laser tag oynadıktan sonra bronzlaştıran bir sprey alacağım. Open Subtitles أجل، فى غضون دقيقتين سأشرب 6 من (ريد بول)، و سأركب سيارة أجرة (و ألعب ساعتان من (ليزر تاج
    İki saat boyunca ahlak dersi mi? Hayır. Open Subtitles ساعتان من الأخلاقيّات التثقيفيّة؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد