Bir başka ilişkisi daha oldu. Yine affettim ve... | Open Subtitles | و أقامت علاقة أخرى ..و سامحتها ثانيةً، و |
Kız benim iyi bir arkadaşım onu tamamıyla affettim çünkü bu onun hatası değildi o sırada zaten biraz kafası iyiydi. | Open Subtitles | هي في الحقيقة صديقة جيدة لي لذا أنا سامحتها تماماً لأنه لم يكن ذنبها لأنها ببساطة كانت مخدرة |
Üzerinden uzun zaman geçti, affettim artık onu. | Open Subtitles | لا لقد كان هذا منذ مدة طويلة لقد سامحتها تماماً |
Sevdiğin birini öldüren kadının önünde durup onu affettin. | Open Subtitles | إنّك جلست أمام امرأة قتلت حبيبة إليك فإذا بك سامحتها. |
Bağışlanmak istedi ve ben de bağışladım ama işin aslı yapmış olduğu her şeyi ve uzun zaman önce yapabileceği her şeyi o gün bağışlamıştım. | Open Subtitles | طلبت مني المغفره وقد منحتها اياها ولكن الحقيقه هي أني قد سامحتها على كل شيء وعلى كل شيء فعلته قبل ذلك اليوم |
Evet onu affetmiştim. | Open Subtitles | نعم، وأنا سامحتها |
Onu affettim tabii ki çünkü inanılmaz bir güzelliği var. | Open Subtitles | لقد سامحتها ,بالطبع, بسبب جمالها الهائل. |
Karımın ilişkisi oldu. Onu affettim. | Open Subtitles | أقامت زوجتي علاقة سامحتها |
Tanrı'nın emrettiği gibi yalanını affettim. | Open Subtitles | لكنى سامحتها مثلما امر الرب |
Onu affettim, ama seni değil. | Open Subtitles | لقد سامحتها لكن ليس أنت |
Onu affettim çünkü daha bitmedi. | Open Subtitles | سامحتها لأن الأوان لم يفُت. |
Tamam, affettim onu! Tamam mı? Onu affettim! | Open Subtitles | حسناً , سامحتها , عفوت عنها |
Onu affettim. | Open Subtitles | أوَتعلم... لقد سامحتها |
Hatta affettim bile. | Open Subtitles | لقد سامحتها |
Bu yüzden onu bağışladım ve rahatladım. | Open Subtitles | لذلك أنا سامحتها . وتركتها تذهب |
Onu affetmiştim. | Open Subtitles | لقد سامحتها منذ ذلك الوقت |
Çoktan affetmiştim kendimi. | Open Subtitles | بأنني سامحتها |